Cumartesi günü haberlerde duyduk ki Hamas İsrail’e saldırmış. Kimse inanamadı. Hamas’ın bu kadar gücü var mıydı? 20 dakika da İsrail’e tam 5 bin roket atmış, sınırı geçen güçler İsrail topraklarına girerek karakolları basmış, İsrail askerlerini esir almış, çok sayıda sivili esir almış, sonra bu esirleri kendi topraklarına götürmüş. Olacak iş değil.
Saldırı çok iyi planlanmış. Önce füzelerle hava saldırısı yapılmış. Ardından Hamas güçleri buldozerlerle sınır tellerini yıkmışlar. Sınır yıkıldıktan sonra motosiklet ve pikap araçlarla İsrail topraklarına girmişler. Bir kısım güçlerde havadan paramotorlarla, denizden de botlarla girmişler. Sınıra yakın yerdeki karakollarda ki İsrail askerleri ile çatışmışlar. Oldukça büyük miktarda İsrail topraklarını işgal etmişler. Tamam da konser basıp 260 genci burada öldürmenin manası ne.
Pekiyi bu kadar büyük bir saldırı hazırlığını istihbarat nasıl öğrenemedi. Ki İsrail gizli servisi Mossad dünyanın en iyi istihbarat birimlerinden biri olarak kabul edilir. İsrail, Gazze sınırında demir kubbe adı altında ciddi bir savunma sistemi kurmuştu. Güya Gazze’den bir füze gelirse otomatik olarak havada imha edecekti. Bu sisteme ne oldu?
Aslında tüm bunları anlamak için Gazze neresi, Filistin neresi, Hamas kim, El Fetih kim. Bunları kim destekliyor. İsrail ve Filistin neden savaşıyor? Herkes kendi dininin barış ve kardeşlik getireceğine inanıyor. Pekiyi o zaman üç dinin kurulduğu bu topraklarda neden barış ve kardeşlik bir türlü gelmiyor? Bütün bunları sade bir şekilde yazmanın zamanı geldi. Ama bu uzun bir yazı olacağı için bugünkü yazımızda bu konulara değinmek imkansız.
Biliyorsunuz Filistin devleti kendi aralarında anlaşamayarak ikiye bölündü. El Fetih’in yönettiği Filistin ile Hamas’ın yönettiği Gazze. Aralarındaki toprakları İsrail işgal etti ve bu iki bölgenin komşuluğu kalmadı. Saldırı Gazze yönetiminden geldi. Nasıl ve neden olduğu ile ilgili iki görüş var.
Birincisi; İsrail sanıldığı kadar güçlü değil. Hamas, İran’ında desteğiyle çok iyi bir saldırı yaptı.
İkincisi; İsrail’de Netanyahu hükümeti zor günler geçiriyor. Ekonomisi bizim kadar olmasa da kötüye gidiyor. Yeni adalet yasasına çok tepkiler var. İsrail halkının önemli bir kısmı Filistin’le çatışma istemiyor. İki farklı ülkeyi kabul eden bir çözüm istiyor. Bu nedenle bu saldırı hükümete ilaç gibi geldi. Artık ülkede ekonomi konuşulmayacak, adalet konuşulmayacak. Yalnızca savaş konuşulacak. Hamas’ın saldırısında ölen askerler ve siviller yüzünden kimse barış isteyemeyecek. Kimse Filistin halkınla iki ayrı devlet olarak kardeşçe yaşayalım diyemeyecek. Bu nedenle hükümet saldırıyı bilmesine rağmen göz yumdu.
Bilerek kendi ülkene yapılan saldırıya göz yummak kulağa çok saçma geliyor değil mi? Ama maalesef dünyada işler böyle yürüyor. Amerika’da 11 Eylül saldırılarını gerçekten Afganlı teröristler mi yaptı? Hayır. Amerika Afganistan’a girmeye karar verdi. Durup dururken girerse dünya da çok tepkiler olacaktı. Amerika derin devleti bu saldırıları planladı. Sonra biz şimdi Afganistan’a girip teröristleri kaynağında kurutacağız dediler. Bu bahaneyle bu ülkeyi işgal ettiler. Dünya’nın gıkı bile çıkmadı. Herkes Amerika kendini savunuyor dedi. Afganistan bugün Taliban’a teslim edildi. Koca ülke mahvoldu. Afganistan’da ölen, sakat kalan insanların haddi hesabı yok. Amerikalılar zaten onları insan olarak görmüyor. Onların bu dünyada bir böcek kadar değerleri yok. Ha bir böceğin üzerine basmışsın, ha bir Afganlı öldürmüşsün. Pekiyi 11 eylül Saldırısında ölen 3 bin Amerikalı. Onlarında mı bir önemi yok. Aynen öyle. Onların da hiç bir önemi yok. Önemli olan tek şey Amerikan emperyalizminin dünyada var olmasıdır. Zenginlerin parasına para katmasıdır. Gerisi teferruattır.
Diyorlar ki Hamas saldırısında İsrail büyük bir prestij kaybına uğradı. Amerika’ya yapılan saldırıda Amerika prestij mi kaybetti. Hem sonra uğradıysa İsrail devleti uğradı. Netanyahu ülkesini mi düşünüyor. Hükümetler hiçbir zaman ülkelerini düşünmezler. Sadece kendileri nasıl iktidarda kalabilir onu düşünürler. Şimdi Hamas’a büyük bir saldırı yapacaklar. Bunun bahanesini buldular. Kimse Gazze’ye neden saldırdın diyemeyecek. İsrail kendini savunuyor diyecek. İsrail’de savaş halinde oldukları için hiçbir protesto olamayacak. Herkes hükümetin yanında olacak. Karşı gelen hain diye linç edilecek.
Gazze halkı hey Araplar, hey Müslümanlar bize destek olun diye bağıracak. Kimse kılını kıpırdatmayacak. Olan Filistin halkına olacak. Yazık olacak.