CHP Grup Toplantısı kalp kriziyle sonlandı
“Şiddete karşı önlem alın”
Lüleburgazlı muhtarlardan Pancarköy Şehitliği’ne ziyaret
Klimexs’ten Gazetemize 10 Ocak ziyareti
Bu yazı 10 Ocak 2025, Cuma 09:11:34 tarihinde eklendi. 76 kez okundu.
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

ALLAH KATINDA DİN İSLÂM’DIR - Eyyüp Sabri Erdem

ALLAH KATINDA DİN İSLÂM’DIR

 

Rabbimiz kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim’de Şüphesiz Allah katında tek makbul din İslâm’dır.(Âl-i İmran suresi 19), “Kim İslam’dan başka bir din ararsa, bilsin ki bu kendisinden asla kabul edilmeyecek ve o ahirette hüsrana uğrayanlardan olacaktır.” (Âl-i İmrân sûresi 85) buyurarak kıyamete kadar kabul edeceği son dinin İslam dini olacağını bildirmiştir.

 

Din, Rabbimizin ilk insan ve ilk peygamber Hz.Adem (Aleyhisselam) ve son peygamber Hz.Muhammed(Aleyhisselam) olmak üzere peygamberleri vasıtasıyla insanlara tebliğ edilmek ve tebliğ edileni yaşamak için gönderdiği ve insanların hem dünya, hemde ahirette ebedi saadetini gaye edinen “şeriat”, “adet”, “sistem”, “kanun”, “hüküm” ve “yol” demektir. İslam bütün ayrıntılarıyla cahiliyet dediğimiz, insanın hem dünyasına hemde ahiretine zarar verecek olan her şeyin tam zıddıdır.

Her türlü mükemmelliğin ve kemâlatın tamamı bizatihi İslâm dininin emir ve yasaklarındadır. Cahiliyet ise insanın hem dünyasının hem de ahiretinin zarar göreceği eksikliklerin,noksanlıkların merkezidir. İnsana ait olan haklar ve bütün mükemmellikler nerede ise o İslam’ dinindedir. Bâtıla ait olan her şey,her türlü kötülük ve eksiklik nerede ise o da İslam’ın dışındadır ve cahiliyettir. İslam dini bütün,mükemmel ve eksiksiz olarak Allah tarafından gönderilmiş bir dindir. Kim bu bütüne, mükemmelliğe iman eder ve olduğu gibi alır eksiltmeden ve kendi heva hevesine uyarak bir şeyler eklemeden hayatında tatbik eder ise işte o sağlam,güvenilir,samimi ve takvâ sahibi bir müslümandır.

 

Kim de Allah katında din olan İslam dininin bir kısmını (hesabına geleni,heva ve hevesine uyanı)alır,tatbik eder bir kısmını bırakırsa, işte o da kişiye dünya ve ahiret saadetini kazandıracak olan İslam’la cahiliyeti,karanlığı birbirine karıştırmış olur.

Son din olan İslamiyet dışında insanlar tarafından kabul görmüş olan bütün batıl inançlar, tahrif(bozulmuş) ve tebdil(değiştirilmiş) edilmiş olmalarından dolayı insan fıtratına uygun olmaktan ve mükemmellikten uzaktırlar.

 

Bu vasıflarıyla da insanoğlunun dünya ve ahiret saadetini temin etmeleri mümkün olmayacaktır.

 

Rabbimizin kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim’de bildirdiği gibi;insanlığa son din olarak gönderdiği İslam’dan başka dini benimseyen insanlar dünya ve ahiret saadetini kaybetmiş ve hüsrana uğramışlardır.Çünkü İslam dini kıyamete kadar bütün insanlığa gönderilmiş bir dindir.

 

HZ.MUHAMMED(ALEYHİSSELAM)

ALLAH TARAFINDAN GÖNDERİLEN SON PEYGAMBERDİR

 

Peygamberimiz Hz. Muhammed (Aleyhisselam) de peygamberlik vazifesi verilmesinden itibaren,kıyamete kadar gönderilmiş bir peygamberdir.Peygamberlik vazifesinin başlamasından itibaren yaşadığı zaman ve kıyamet kopana kadar gelecek olan insanların ve cinlerin peygamberidir. Irkı,kavmi soyu sopu ne olursa olsun,yaşadığı coğrafya nerede olursa olsun bütün insanoğlu ya O’nun(Aleyhisselam)davetini kabul etmiş ümmet-i icabet ya da davetini kabul etmeyen ümmet-i davettir.

İman dediğimiz kavram bir bütünlük arzeder. Bundan dolayıdır ki kişinin inanılması gereken şeylerden dilediğini,işine geleni kabul, dilediğini,işine gelmeyeni de red etme kabul etmeme gibi bir seçeneği yoktur. Bundan dolayıdır ki ahir zaman peygamberi Hz.Muhammed (Aleyhisselam)’in peygamberliğini kabul etmeden oluşacak olan bir iman, sahih ve makbul bir iman değildir.Çünkü iman etmek için gerekli olan kelime-i tevhid bir bütünlük arz eder. Bir bütünün bir bölümünü kabul, diğerini redle bütünlük meydana gelmez.

 

Bu konuda Rabbimiz(Celle Celaluhu ) şöyle buyurmaktadır: “Allah’a ve Rasûlüne iman etmeyen kimseler (kesin olarak bilsinler ki) biz (Allah’a ve Rasûlüne inanmayan o ) kafirler için çılgınca yanan bir ateş hazırlamışızdır.”(Fetih sûresi 13)

Görüldüğü gibi ayet-i kerimede peygambere iman etmeyenlerin kafir olacağı(dinden çıkacağı) hükmü açıktır.

 

Rabbimiz başka bir başka ayet-i kerime de de de şöyle buyurmuştur: “Rasûlüm de ki: (Siz) Allah’a ve rasûlü (Muhammed)’ne itaat ediniz. Eğer bundan yüz çevirirseniz (kesin olarak bilin ki;) Allah (o yüz çeviren) kafirleri sevmez.”(Âl-i İmran sûresi 32)

Bu ayette de rasûle itaat etmeyen, O’nu tanımayanların kafir olacağı hükmü açıktır. Sahih-i Müslim’de geçen bir hadis-i şerifte de Efendimiz (Aleyhisselam) şöyle buyuruyor: “Nefsim yed-i kudretinde olan Allah’a yemin ederim ki; bu ümmetten beni duyan biri; Yahudi olsun Hıristiyan olsun duyduktan sonra benim getirdiğim Kur’an’a ve bana inanmazsa mutlaka o ateş ehlindendir.” Zaten ehl-i kitabın birilerinin dediği gibi ehl-i necat olmayıp ehl-i cehennem olduğu Beyyine Sûresi’nin 6. ayetinden hiçbir tevile lüzum görülmeden açık ve net olarak anlaşılmaktadır: “Ehl-i kitap (Hıristiyan, Yahudiler ve) Müşriklerden olan kafirler kesinlikle içinde temelli kalıcı olarak cehennem ateşi içindedirler. Ve onlar bütün mahlukatın en şerlisidirler.”

Rabbimiz Kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurmuştur;

“İşte bugün sizin dininizi kemâle erdirdim ve üzerinizdeki nimetimi tamamladım. Sizin için din olarak İslâm’ı seçip beğendim.”

 

(Maide sûresi 3)

 

“Onlar, Allah’ın nûrunu ağızlarıyla üfleyerek söndürmek isterler. Fakat kâfirlerin hoşuna gitmese de Allah nûrunu tamamlayacak." (Saff sûresi 8)

“Onlar Allah’ın nûrunu ağızlarıyla üfleyip söndürmek isterler. Allah ise, nûrunu tam parlatmaktan başka bir şeye razı olmaz. Kâfirler isterse hoşlanmasınlar! O’dur ki Resulünü, bütün dinlere üstün kılmak için hidâyetle ve hak din ile gönderdi. Müşrikler isterse hoşlanmasınlar!”

 

(Tevbe sûresi 32-33)

 

Yeryüzüne gönderilen ilk insan ve ilk peygamber Âdem (Aleyhisselam ) ile başlayan İslam dini peygamberlik silsilesinin son halkasını oluşturan âhir zaman peygamberi, peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (Aleyhisselam) ile birlikte kemal noktasına ulaşmıştır. Bu din insanların dünya ve ahiret saadeti için gönderilmiş bütün rasûl ve nebîlerin dinidir. Bu hususu Kur’an-ı Kerim çok açık ve kesin bir şekilde ifade etmektedir.

……….

Rabbimiz;Filistin’de Gazze’de,Doğu Türkistan’da ve dünyanın farklı coğrafyalarında zulüm gören mazlum müslümanları feraha ve felaha kavuştursun.

Dünyayı kana bulayan siyonist yahudileri mahv-u perişan eylesin.

Amin…Amin…Amin…

Ya Rabb-El Âlemin.

Selam ve Dua İle

 

Yazdır Paylaş
Diğer Eyyüp Sabri Erdem Yazıları
hurfikir.com.tr’da yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Hürfikir Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Tasarım by Webdestek