5 EKİM Dünya Öğretmenler Günü kutlandı

Eğitim – Sen tarafından düzenlenen 5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü töreni Aşkiye-Neşet Çal sahnesinde saat 17.30’da başladı.

Eğitim – Sen Lüleburgaz Temsilcisi  Mehmet Sezgin yaptığı konuşmada “Eğitim emekçilerinin, mülakatla veya mülakatsız hakları ellerinden alınan genç öğretmen adaylarımızın, sendikal mücadele vermekten başka hiçbir gayesi olmayan ekmeğinin peşinde olan, barış diye haykıran ve haykırdığı için açığa alınan arkadaşlarımızın ve buradaki tüm emekli, çalışan eğitim emekçilerimizin 5 Ekim Dünya Öğretmenler gününü sendikam adına kutluyorum. Evet değerli arkadaşlar bizleri her zaman için bu iktidarların, sadece bu iktidarın değil bu iktidarların, kendileri karşısında mualif gördüğü ve yıldırılması, yıpratılması, dövülmesi, gazlanması, coplanması gereken kişiler olarak görüyorlar. Niye çünkü hedeflerinde tek bir şey var gericilik ve kendi sömürü sistemini yaygınlaştırmak. Ve bu sömürü sistemini yaygınlaştırırken sadece mevcut üretim yapanların değil üretime yetiştirilecek genç dimağları da kendi kafalarındaki karanlıklara itmek ve karanlık beyinler yetiştirmek. Ama Eğitim – Sen’liler, geçmişteki TÖS’lüler, TÖB – DER’ler, Eğit – Sen’ler olduğu müddetçe bu hedeflerine ulaşamayacaklarını biliyorlar. Ve biz var olduğumuz müddetçe bu hedefe ulaşamayacaklardır. Bunların karşısında her zaman dik durduk ve dik durmaya devam edeceğiz. Ama çeşitli etiketlemelerle, çeşitli yaftalarla bizlere belirli kategoriler koymuşlardır. Geçmişte komünist, Allahsız, dinsiz, ateist, bugünde terörist diyerek birçok sıfatlar aldık ama biz bunların hepsine direndik, bugünde olduğumuz gibi direniyoruz ve yarın olduğumuz gibi direneceğiz”dedi.

“Yıllar sonraya hazırlayanlarsınız”

Daha sonra  bir dönem TÖS’ün yöneticiliğinde görev almış Mustafa Sarıoğlu konuşmasını yaptı. Sarıoğlu örgütlenmenin önemini vurgulayarak, “Öğretmenlik öğretme ile öğrenmeyi gerektiren bir uğraş. İnsan varlığını işleyen bu uğraşın sonuçlarını hemen görmek olası değil. Yıllar sonraya hazırlayanlarsınız. Uğraşınızın başarısı birlik olmayı da gerektirir. Birlik örgütlenmektir. Örgütlü olmak güçlü olmaktır. Örgütlü olmak güvenli olmaktır. Örgütlü olmak kardeşliktir. Dünya öğretmenler gününüz kutlu olsun. Geleceğiniz aydınlık, çalışmalarınız kolaylıklı olsun”dedi.

TÖB – DER yöneticilerinden İzzet Onur, Dünya Öğretmenler Gününü kapsamlı bir biçimde kutlayan Eğitim – Sen Lüleburgaz İlçe temsilciliğini kutlayarak, TÖB – DER’in öneminden ve geçmiş yıllardaki öncülüğünden bahsetti.

Eğitim – Sen üçüncü dönem başkanlığını yapmış Alattin Dinçer ise konuşmasında, “Gerçekten zor bir süreçten geçiyoruz. Her dönemin kendine has, kendine özgü zorlukları vardır. Çok ciddi manada algının gücünün olguların yerini aldığı bir süreci yaşıyoruz. Manipülasyon, dezenformasyon, mahalle baskısı, tekleştirilmiş, tek medya haline dönüştürülmüş, kuşatılmış bir medya susturulmuş bir mualif medya, aydınlar, yazarlar, akademisyenler ihraç ediliyor, içeri atılıyor. Korkunç bir karabasan dönemi yaşıyoruz.”dedi. Dinçer konuşmasına Eğitim – Sen’in çok büyük yönlü saldırıyla karşı karşıya olduğunuda belirterek, “Eğitim – Sen’in ve gerçektende bugün toplumun en yumuşak hassasiyet noktası diye tarif ettiğimiz kürt sorunu ve kürt sorunundaki duruşu nedeniyle, çok büyük yönlü bir saldırıyla karşı karşıya. 11301 arkadaşımız şuanda açıkta. Bize ulaşan bilgilere göre 8500 arkadaşımız ile ilgili de soruşturma süreci devam ediyor. Muhtemelen önümüzdeki dönemde daha büyük ve kapsamlı operasyonlarla karşı karşıya kalabiliriz. Onun için bizlerin birliği, bir aradalığı, dayanışması, sendikamızı gözümüz gibi korumamız sahiplenmemiz ve sendikayı zayıflatacak adımlar atmak yerine güçlendirecek adımları atmamız gerekiyor. Demokratik eğitim için, sadece demokrasi istediği için, bağımsız bir ülke istediği için, bütün yurttaşların eşit haklarının olmasını istediği için, farklı kimliklerin inançların taleplerini savunduğu için, bütün toplumun bireylerinin anadillerinde eğitim yapması gerektiğini savunduğu için ve son dönemde de emsalci istismarcıları alabildiğine teşhir edip üzerine gittiği için, dünyanın hiçbir yerinde çocuklar ölmesin, çocuklar yaşasın, yaşatılsın, eğitim hakları engellenmesin, barış olsun dediği için Eğitim – Sen hedef haline getirildi. O nedenle çok büyük bir saldırı dalgasının altındayız. Ama korkup sinmemiz, diz çökmemiz, teslim olmamız isteniyor bizden.  Direnenler her zaman sonuç almayabilir ama her zaman kazananlar direnenler olmuştur.” dedi.

“Çağdaş bir ülke, çağdaş bir eğitim ile yaratılır”

Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Yönetim Kurulu temsilcisi Saime Topuz, “Dünya Öğretmenler Günü hepimize kutlu olsun. Birleşmiş Milletler Eğitim ve Kültür Örgütü nitelikli eğitimin nitelikli öğretmenle olacağı düşüncesiyle 1994 yılında 5 Ekim tarihini Dünya Öğretmenler Günü olarak ilan etti. UNESCO, köy enstitülerinin kurucularından Hasan Ali Yücel’in yüzüncü doğum yılında Türkiye’de eğitim alanında reformlar yapmak, kırsal kesimde okumaz yazmazlığa karşı koymak için köy enstitülerini kurma, programlı bir biçimde Dünya klasiklerini Türkçe’ye çevirme, UNESCO kuruluş anlaşmasına ilk 20 ülke arasında bulunan Türkiye adına imza koyma gerekçelerinin yazıldığı kararıyla 1997 yılını Hasan Ali Yücel yılı ilan etmiştir. Köy Enstitüleri Hasan Ali Yücel, İsmail Tonguç gibi yurtsever, aydın insanların bilim ve kültür alanında yaptıkları özlü çalışmalarıyla dünya eğitim alanında yer almayı başarmıştır. Bugün onların düşüncelerinde ve uygulamalarındaki demokratik, laik, bilimsel, karma, parasız ve üreten eğitimin savunucuları olarak Yeni Kuşak Köy Enstitüleri çatısı altında çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Hasan Ali Yücel, ‘Türk vatanının dağlarında, bayırlarında ve kırlarında hatta en ücra yerlerinde kendi kendine açıp solan çiçek bırakmayacağız’ derken, Tonguç, ‘elimden gelse tüm dünya okullarının programlarına insanın insanı sömürmemesi için bir ders koyardım’ diyerek insanlardan taraf olmanın düşüncesini ortaya koymaktadır. Çağdaş bir ülke, çağdaş bir eğitim ile yaratılır. Öğretmenler günümüz kutlu olsun”dedi.

Konuşmaların ardından ikramlarla etkinlik sona erdi.

Cüneyt ÜNLÜSOY