"Muharrem öğretmen" köy okulundaki sobaları yakıp öğrencilerini ıhlamurla karşılıyor

Kırklareli'nin Demirköy ilçesine bağlı Sivriler köyündeki ilkokulda müdür ve sınıf öğretmeni olarak görev yapan Muharrem Karabaş, çetin kış şartlarının yaşandığı köyde okuldaki sobaları yakıp öğrencilerini hazırladığı ıhlamur çayıyla karşılıyor.
 

1999 yılında Kocaeli'nde öğretmenliğe başlayan 52 yaşındaki Karabaş, 25 yıllık meslek hayatının geri kalanını köy okulunda geçirmeye karar verdi.

Karabaş, geçen yıl tayinini Kırklareli'ne bağlı Sivriler Köyü İlkokulu'na istedi. 35 öğrencisi ve 2 öğretmeni bulunan köy okuluna müdür ve sınıf öğretmeni olarak atanan Karabaş, alışık olmamasına rağmen kış şartlarının çetin geçtiği köyde okulun tüm ihtiyaçlarını gideriyor.

Okul bahçesine getirilen odunları motorlu testereyle parçalara ayıran Karabaş, daha sonra bu odunları balta ile kırıyor. Hafta içi her sabah öğrenciler gelmeden kapısını açtığı okuldaki sobaları yakarak sınıfları ısıtan Karabaş, ardından kış mevsiminde öğrencilerin bağışıklık sistemlerinin güçlenmesi için ıhlamur kaynatıyor.

İlk ders ve öğle arasında öğrencilere balla karıştırdığı ıhlamur çayını ikram eden Karabaş, AA muhabirine, köy okulunda görev yaptığı için mutlu olduğunu söyledi.

Köy yaşamını çok sevdiğini vurgulayan öğretmen Karabaş, köylülerle de iç içe bir yaşam sürdüğünü anlattı.

Öğrencileri için bir şeyler yapmaktan keyif aldığını vurgulayan Karabaş, "Bıçkı deneyimin benim bu köyde ilk deneyimim. Muhtarımız ve okul aile birliği başkanımız bana motorlu testerenin nasıl tutulacağını öğretti. Güvenlik önlemlerine dikkat ederek kendi okulumun odununu yarmaya çalışıyorum. Elimden geldiği kadar çocuklarımızın üşümemesi için gereği neyse yapmaya çalışıyorum." dedi.

Köy çocukları için ailesinden 90 kilometre uzaklıkta yaşadığını aktaran Karabaş, hafta sonu ailesinin kendisini ziyarete geldiğini dile getirdi.

Köydeki okulunu ve öğrencilerini çok sevdiğini bildiren Karabaş, şunları kaydetti:

"Köyün halkı, doğası ve öğrenciler gerçekten tanınması gereken çok iyi niyetli ve güzel insanların arasına geldiğim için çok şanslıyım. Ben köy öğretmeniyim. Köy öğretmeninin yaşantısı biraz daha farklı oluyor. Sabah erken saatte kalkmak zorundasınız, sobayı yakıyoruz. Burası yüksekte bir köy olduğu için kış ayları sert geçiyor. Okulumuzda kalorifer sistemimiz var fakat aşırı soğuklar nedeniyle bazen sobayı da yakmamız gerekiyor. Sabah erken kalkmak buranın temiz havasını solumak ve çocukları sobayı yaktıktan sonra beklemek benim için en büyük zevklerden bir tanesi."

Dünyaya bir daha gelse köy öğretmeni olmak isteyeceğine işaret eden Karabaş, daha önce köy okulunda görev yapmadığı için pişmanlık duyduğunu belirtti.

Öğrencilerin hastalanmamaları için ıhlamur çayı yaptığına değinen Karabaş, "Soğuk kış aylarında Sivriler köyümüzün doğal meşe balı meşhur tamamen doğal yapılan bal. Hemen hemen her aile balcılıkla arıcılıkla uğraşıyor. Öğrencilerimize de sunduğumuz ıhlamurlarda kendi ormanlarımızdan topladığımız doğal ıhlamurlar. İki doğal ürünü karıştırıp çocuklarımıza her gün ikram ediyoruz. Zaten sağlıkları da bunu gösteriyor." diye konuştu.

A.A.

http://www.hurfikir.com.tr adresinden 27 Kasım 2024, 14:56 tarihinde yazdırılmıştır.