Kentimizi Tavında Dövecek Ustalar Aranıyor!Yazar - ÖZGÜR TERZİOĞLUGelin görün ki bizim yerel yönetim anlayışımız olması gerekenin tam tersi bir şekilde ilerliyor. Stratejik plan seçildikten bir yıl sonra yazılıyor tabii ekip plandan önce parti içi güçlerin adamları ekibe dâhil ediliyor. Sonra bu içeriye sızdırılmış elemanları ve “Bizim çocuklar” yazılan stratejik planı anlamaya çalışırken yeni başkanlık seçimleri yaklaşıyor. Yaklaşan seçimlerde yeni başkan adaylarının hangisinin yanında durmalıyım karmaşasında “entrika” yapılması gereken işlerin önünde duruyor. Anlaşıldığıüzere tüm planlar seçim kazanmak üzerine yapılıyor. Bu süreçte vatandaşın ihtiyacı kısmen görülüyor. Sonuç itibariyle seçimi kazandıktan sonra bir şeyler yapılıyor, fakat esas sorunlara çözüm üretilemiyor. Başkan doğru çalışma sistemini kurmadığı için ve yüksek motivasyonu sağlayamadığı için birleşik ve köklüçözümler sağlayabilecek projelere giremiyorlar ya da böyle bir vizyonları olmadığı için oralı dahi olmuyorlar. Bir konuyu iyi anlamalıyız ki başkan elinde süpürgeyle dolaşan olmamalıdır. Belediye başkanları bisiklete binip gösteri yapmasını, sanatla, sporla ilgiliymiş gibi yaparak her alanda olmaya çalışmasını doğru bulmama sebebim; sivil toplum kuruluşlarının yapması gereken tüm alanları kendi tekeline alarak gösteriye başlamalarını demokratik bir eylem olarak bulmuyorum. Eğer ki çevre temizliği ile ilgili bir eylem yapılacaksa bunu çevre ve doğa ile ilgili derneklerin, kuruluşlarının yapması daha uygundur. Kent içi ulaşımda bisikletin kullanımı arttırılmak isteniyorsa önce “Kent Güvenliği”üzerine projeler üretilerek daha sonra sivil toplum kuruluşlarının ön planda olduğu eylemler ile bisiklet kullanımına özendirilmelidir. Bizde ne oluyor? Belediye başkanıönde arkasında yüzlerce bisikletli… Sonuçlarını yaşıyoruz. Eleştiren, muhalif bir vatandaşa zaten tavrınız oluyor. Sıradan vatandaş dahi belediyenin sosyal tesislerini belli ölçekte kullanabilecek şekilde açtığınızı düşünüyorum. Bu ülkeyi yönetenlerin ilginç bir hali var; halkına muhalif olmayı doğru bir yönetim anlayışı gibi yaşıyorlar. Ne yazık ki Lüleburgaz’da bu hali gözlemleyebiliyoruz. Belediye yetkilileri öncelikli olarak Belediyenin ana görevinin ne olduğunu iyi anlamaları gerekmektedir. Yerel yönetim “Ekonomi” ekseninde politika üretmeli, kültürel etkinlikler gibi sosyal gelişim vs.ler sivil toplum kuruluşlarının işleridir. Bu sebeple başkanın ve ekibinin piyasa, ekonomi, işletme ve iktisat alanlarında bilgisi olması son derece önemlidir. Öyle gözüküyor ki seçtiğimiz yönetim esas yapması gerekenlerden bir haber, halkın gözünü boyamak adına sanat, spor, bilim, eğitim gibi her alana zıplayarak kültürel etkinlikler adı altında yapılanlar kent ekonomisinin gelişimine engeldirler. Yerel yönetim konusunda bugüne kadar eleştirdiğim her nokta; o gitsin bu gelsin diye yapmadım. Yönetim anlamında öncelikli olarak “Kent aklı” sivil toplum özelinde kurumsallaştırılarak süreçlere uygun başkanların yetiştirilmesi, alt kadroların hazırlanması gibi kentimizin gelişimi adına daha bir sürü disiplini yürütebilmek için “Kaliteli Yaşam Merkezi” konusuna değindim. Ne yazık ki parti fanatizmi halkın temel ihtiyaçlarından ve etkili yönetim anlayışının önüne geçtiğinden bahsinde bulunduğum konuları siyasi karakterler pek önemsemiyorlar. Geleceğimizi kurtarabilmemiz için kentimizi tavında dövebilecek, Master planı hayata geçirebilecek ustalara ihtiyacımız var. Ustaları bir araya toplayacak vizyon sahibi başkanlara… Özgür Terzioğlu http://www.hurfikir.com.tr adresinden 25 Kasım 2024, 04:01 tarihinde yazdırılmıştır. |