BELEDİYE ŞİRKET KURAR MI?
Yazar - HAYRİ AKPINAR
BELEDİYE ŞİRKET KURAR MI?
Belediyeler elbette şirket kurabilir hiçbir yasal engel yoktur. Belediyeleri şirketleşmeye iten en önemli neden Merkezi idare makamları Belediyeleri gerek norm kadro ve gerekse faaliyet alanı bakımından sınırladığından belediyelerde bu sınırlamayı şirket kurarak aşmışlardır. Örneğin Lüleburgaz belediyesi “kültür işleri” ile ilgili kurduğu şirket üzerinden sahip Olduğu Akademiler ve Kent ormanının işletmeciliğini yapabilir, halka daha ucuz ve kaliteli hizmet sunabilir.
Bunun yanında, Belediye şirketlerinin en büyük sorunu, uyulmayan Etik ve Ahlaki kurallar ile siyasi taraf ve rant paylaşımına açık olması, Bu olacak anlamına gelmez fakat Lüleburgaz Belediyesi şirketinden söz edecek olursak, gereklimidir değimlidir den ziyade Belediye başkanı ve ekibi bu vizyona sahip midir ona bakmak gerekir.
Mesela;
Belediye ve Kent konseyi projesi olan 10 adet emekçi kadınlara verilen satış kulübeleri 5’i Belediyenin 5’i Kent konseyinin şeklinde olarak söylendi durdu. Peki bu ne demekti? yani beşini ben kendim belirlediğim kişilere diğer beşini de siz belirlediğiniz kişilere vereceksiniz demekti. Gayet makul ve adil, adam kayırma yok. Ve biz hala orayı kullanan emekçi kadınlarımızın nasıl seçildiğini bilmiyoruz.
Mesela;
Yine belediyemiz 250.000 M2 Buğday ve Gündöndü ekmiş, Sayıyı yükselttiğinizde yaptığınız iş büyümüyor. Her birim ölçüsünde tarif edilir, ona 250 dönüm denir. Algı yaratmayın lütfen. Sizinki A Haberin yarım dolar şu kadar oldu komedisini geçmek üzere.
Efendim; buğday ve Gündöndü yetiştirilecek ve halka dağıtılacakmış mış. Herhalde buğdaydan keşkek yapar o kaynarken lavanta koklar çekirdek çıtlarız diye düşünmüştüm ancak un ve yağ yapılıp halka öyle dağıtılacakmış. Bir sevindim sormayın. Vizyon dediğimiz işte bu, yoksa nohut fasulye ekip tarladan ihtiyaç sahiplerine ulaşacak ürünlerin seçilmesi hiç akıllıca olur muydu.
Mesela;
Lüleburgaz çarşı merkezinin bir çok yolu trafiğe kapalı, yayalara ayrılmış. Engelli vatandaşlar için sarı çizgili özel güzergahlar, lambalar, çöp kutuları her şey çok güzel. Ancak evden çıkarken önce kendiniz sonra çocuğunuz tuvalet ihtiyacını karşılasın, sonra çarşıda kemer elinizde, gözler havada çook minare arar koşturur durusunuz. Bunu defalarca yazdık. nasıl olurda KÜLTÜR Kentinin kocaman çarşısında Umumi Tuvalet olmaz anlamak çok zor. Eğer diyorsanız ki Kapalı otoparkta tuvalet var, gece benim diyen babayiğit bile girmez oraya. Beğenmedin Camide var derseniz, yav onlarda turnike koymuşlar 2 TL. Haa camiye gide gele namaza da başlarsın gibi bizi düşünen fikriniz varsa Allah razı olsun sizden. Tabii sözlerimiz latife, ancak gerçekten bu ivedi bir ihtiyaçtır.
Mesela;
Ekonominin hayatı çekilmez hale getirdiği bu zamanda insanların aş-iş-ekmek bulma sıkıntıları acıya dönüşmüşken şehrin belli bir süre içinde olsa neden hala “Tanzim satış” mağazası olmaz? Devletin meydan çadırlarında patates soğan sattığı bir zamanda Belediye bu tür ihtiyaçları neden görmezden gelir. Siz farkında değilsiniz belki ama Halk savaş yıllarını aratmayacak yoksulluk içinde.
Akademiler, çamur kurutma tesisleri, Kent ormanı, Kamyon yolu, çevre yolu, Tospa dere, Taş köprü, Taş kırma tesisleri, Sebze ve Lavanta bahçeleri, tabii en sonunda Şirket.
5 yıl gibi kısa bir süre için göreve gelen bir Belediye başkanı ve ekibi hiç gitmeyecekmiş gibi verilen vaatler ve hedeflenen işler. Vizyon bunun neresinde? Farkında mısınız bilmem ama bu kadar zor ve fazla hedef, vaad sizlere hiç birini tamamlama fırsatı vermez ve başarısızlığınıza birde beceriksizlik rütbesi olur.
Basın ve Halktan kopmayın dedik hep. Genç bir gazeteci arkadaşımıza Röportaj vermiş sayın başkan, tam umutlanmıştım Başkan basına meğer küsmemiş diye, Keşke soruları istemeseydiniz, dersinize çalışıp açıklamaları bir gün sonra yapmasaydınız. Daha cesur olabilirdiniz. Kurguya ne gerek vardı.
Şehrin ve halkın önceliklerini belirleyip ona göre çalışmalarınızı yapmazsanız bedeli sandıkta çok ağır olur buna emin olun. Neredeyse yolun yarısındasınız, bizlere yapabileceğiniz işleri anlatın, hayalleri her gün TV’lerde dinliyoruz zaten.
Hayri AKPINAR