KILIÇDAROĞLU 2. TUR İÇİN NE YAPMALI ?Yazar - Metin ATLIİlk tur seçim muhalefet açısından hiçte iyi sonuçlanmadı. Ancak cumhurbaşkanlığı seçimi henüz bitmedi. Hala bir ümit var. Konuştuğum arkadaşlar ve sosyal medya ya baktığımız zaman muhalif insanlar hala oldukça motive bir durumda. Bu heyecanını kaybetmeyen ve mücadeleyi bırakmayan bu arkadaşlara gerçekten saygı duymamak elde değil. Sonuç ne olursa olsun yılmayan bir seçmen kitlesine sahip muhalif partiler, gerçekten çok şanslı.
Bir hasta iyileşmek istiyorsa önce hastalığını kabul edecek, azmini kaybetmeyecek, doktor da doğru teşhis koyup doğru tedavi uygulayacak. Eğer tedavisi olmayan bir hastalığı varsa ona yapacak bir şey yok. Allah’a şükür CHP’nin ölümcül bir hastalığı yok. Ancak kronik bir rahatsızlığı var. CHP’ye gönül verenler azmini kaybetmiyor. Bu iyi. Çünkü kendini bırakan bir hasta zor iyileşir. Ancak muhalefet hastalığına yanlış teşhis koyuyor. Teşhis yanlış olunca tedavi de yanlış oluyor. O yüzden hasta bir türlü iyileşmiyor. Senin midende sorun varsa ve doktor karaciğerinle uğraşırsa ne olur. Bir türlü iyileşemezsin.
Muhalif seçmende mücadele azmi var ama en büyük sorunları hastalıklarını kabul etmiyorlar. Yahu senin miden de ciddi problem var diyeni linç ediyorlar. Bugün midesi ekşise yediğim şey dokundu diyorlar. Yarın midemi üşüttüm ondan diyorlar. Aslında gastrit olmuşlar ama bunu bir türlü kabul etmiyorlar. Evet muhalefetin midesinde gastrit problemi var. Ama ülser değil. Eğer bu hastalıklarını kabul ederlerse, tedavilerini doğru yaparlarsa aslında kolayca iyileşebilirler. Hastalıklarını bir kabul etseler gerisi kolay.
İlk tur cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan % 49,5 oy aldı. Kılıçdaroğlu % 45 oy aldı. Yani gastritken tedaviyi kabul etmeyen hastalık ülsere çevirdi. Şimdi ülseri tedavi etmek zorundayız. Ama doğru bir tedaviyle bunu atlatmak da mümkün. Önce hastalığın teşhisini doğru koyalım. Doğru koyalım ki tedaviyi de ona göre yapalım. İlk tur seçimi Kılıçdaroğlu neden kazanamadı? Kazandı da seçim güvenliğini mi sağlayamadı. Yoksa gerçekten düşük oy mu aldı.
Eğer problem seçim güvenliğindeyse tedaviyi ona göre yapacağız. Problem buysa CHP seçim güvenliğini neden sağlayamadı. Islak imzalar elinde. Çıksın İmamoğlu’nun İstanbul seçiminde olduğu gibi kendi sonuçlarını açıklasın. Yok ıslak imzalara sahip çıkamadıysa çıksın bunu da açıklasın. Bizde ikinci tur da güvenliği nasıl sağlarız diye kafa patlatırız. Ama hastalık bu değilse, problem yanlış ve eksik politikalar yüzünden istenilen oy alınamadıysa o zaman başka bir tedavi uygulamamız lazım. Seçim güvenliği ile uğraşmak bize seçimi kaybettirir. Ey CHP bütün veriler elinde, sen hastalığı biliyorsun. Açıkla ki biz de yanlış tedavi uygulamayalım. Hastalığı bizden gizleme.
Bence problem seçim güvenliğinde değil. Bazı problemler oldu ama bunlar seçim sonuçlarını etkileyecek boyutta değil. İşi Onursal Adıgüzel’e yıkıp sıyrılmaya çalışmak hiç şık bir hareket değildi. Bence Kılıçdaroğlu düşük oy aldı. Şimdi bunu arttırması gerekiyor. Peki bunu nasıl yapacak.
Birincisi AKP ‘Tamam ekonomi çok bozuk. Adalet ve demokrasi de sıkıntı var kabul ediyorum. Ama ülke olarak güvenliğiniz tehlikede. Muhalefet PKK ile beraber, bunlar FETÖ ile beraber” dedi ve çok etkili oldu. Kılıçdaroğlu’nun önce bunu kırması lazım. CHP’nin bir sürü danışmanı var, parti yetkilileri var bunu nasıl kıracaklar düşünsünler. Ama hep aynı şeyleri söylemekle olmaz. Çok daha etkin bir yol bulmaları gerekir.
İkinci büyük problem çok kişi Kılıçdaroğlu’nun şahsına oy vermedi. Onun aday olmasına kızan büyük bir kesim var. Kılıçdaroğlu çıkıp şunu demesi lazım. ‘Bana 2 yıl verin. Benim yaşımda artık geçiyor. Bu 2 yıl içerisinde ben demokrasiyi sağlayacağım. Benden daha genç siyasetçilerin önünü açacağım. Aynı şekilde CHP’nin de önünü açacağım. Ben Kemal geliyorum demeyeceğim. Biz geliyoruz diyeceğim. Cumhurbaşkanı olarak AKP’yi denetleyeceğim. Demokrasiyi, adaleti yok etmesine müsaade etmeyeceğim. Davulu da tokmağı da aynı kişiye vermeyin. 2 yıl sonra çok daha demokratik bir ortamda ülkeyi seçime götüreceğim. 6’lı masanın ve TV’lerin önünde buna imzamı koyuyorum ve sizin oyunuzu bekliyorum.’
Kabul edelim ki durumu buradan çevirmek için bu kadar radikal kararlara ihtiyaç var. Lider dediğin bu kararları alabilendir. 28 Mayısa kadar mücadeleye devam. Mücadeleyi bırakmayan herkese saygı duyuyorum, tebrik ediyorum ve başarılar diliyorum.
http://www.hurfikir.com.tr adresinden 24 Kasım 2024, 23:53 tarihinde yazdırılmıştır. |