2023 Seçimlerinin Ardından -2

Bir önceki yazımın sonunda Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘’Ben Kemal Geliyorum’’ demesine rağmen gelemediğini söyleyerek noktalamıştım. Herkes kendince bir gelememe nedeni söylüyor ama nedenleri sıralarken şu sonucu göz önünde bulundurmak gerekiyor.

‘’Bugün Mecliste Millet İttifakı’nın 6 Partisinin de Genel Başkanları Mecliste mevcut değildir!’’

Bu süreçte Kemal Kılıçdaroğlu’nun kaybetmesinin nedeni olarak sadece %3 oy alan partileri ya da %15 oy alamayan İYİ Parti’yi sorumlu gösteremeyiz. Muhalif partilerin karar vericileri, seçimden önce yaşanan deprem ve ekonominin gidişatı yüzünden bu seçimin rahat alınacağını düşündü. Vaatler ona göre hazırlandı ama toplumun dinamikleri ve tepkileri hesaba katılmamıştı.

HATA -1: Kılıçdaroğlu tarafından söylenen ‘’15 Bin TL ikramiye’’ vaadi, Erdoğan tarafından söylenen ‘’Temmuz’da ara zam’’ açıklaması karşısında yeterli karşılık bulmadı.

Toplumdaki bu tutumun doğru ya da yanlış olduğu konusu ayrıca tartışılır.

HATA -2: Deprem bölgesi seçmeni “Bedava ev” beyanını ciddiye almadı. Hali hazırda 54 bin civarı konutun ve yüzlerce iş yerinin inşaatı gözlerinin önünde yapılıyordu. Haliyle yapacağım diyenin yapmakta olan karşısında fazla şansı yoktu.

Seçimden sonra bölgedeki oy oranlarına bakarak bölge insanına hakaret yağdıranlar da şunu iyi bilsin ki; bakacak yüz bırakmadınız. Toplumsal kutuplaşma tabutuna bir çivi de siz çaktınız. Aynı şey muhaliflere terörist damgası vuran sözüm ona iktidarı desteklediklerini söyleyenler için de geçerlidir…

HATA -3: Kılıçdaroğlu’nun 7 Saatlik Soru – Cevap Maratonu ne kadar muhteşem olsa da CHP Propaganda ekibi bunu servis etmekte o kadar kötüydü.

Yaklaşık 10 yıldır yalan ve kara propaganda ile iktidar seçmeni önünde şeytanlaştırılan Kılıçdaroğlu adına örülmüş önyargı surlarında gedikler açabildi ama arkadaki ekip bu önyargıları insanların gözü önünde yıkamadı. Hem de sosyal medya gücüne rağmen…

HATA -4: Sinan Ateş cinayeti konusu çok ama çok zayıf işlendi. Sahadaki çalışmalarda bu konunun üstüne gidilemediğini, haliyle milliyetçi kesim ile iletişimin de zayıf kaldığını düşünüyorum.

Sinan Oğan’ın ilk turdaki oy oranı bana bunu ifade ediyor.

HATA -5: Meral Akşener’in uyarılarına kulak tıkandığı gibi masadan kalktığındaki o 72 saatlik süreçte ona ve İYİ Partiye yönelik ithamlar asla unutulamaz.

Umarım yerel siyasette ‘’nasıl olsa ittifak var’’ diyerek hesap yapanlar bundan ibret almıştır.

HATA -6: Millet ittifakı kurulduğunda ‘’Genel Başkanlar aday olmamalı ve bunun yerine kazanacak adaylar olmalı’’ düsturu zaman içinde geride bırakıldı ama Millet İttifakı seçmeni bunu unutacak gibi durmuyor. Bana göre kazanacak seçimi kazanacak aday Mansur Yavaş olarak Ekrem İmamoğlu idi.

İkisinden birinin aday olması, Meydanlarda ittifak olarak söylenen ‘’İktidar Yargıya müdahale ediyor” söylemi, sadece bir söylemden çok bir harekete dönüşürdü. Böyle olmaması konusunda yazılan çizilen pek çok şey olsa da artık bunların bir öneminin kalmadığını düşünüyorum.

HATA -7: Altılı Masa 2023 yıl başında Zafer ve Memleket Partisini alarak 8’li masa olabilseydi, hem her parti kadar onlar için de bu süreç bir avantaj teşkil ederdi, hem Kılıçdaroğlu çok rahat ipi göğüslerdi.

Burada hem ittifakın süreci ağırdan alması hem de bu iki partinin mevcut İttifak bileşenlerinden ayrılarak kurulmasından kaynaklanan ön yargısı ve tepkisi 8’li masaya engel oldu. Seçim sonunda onlar da kaybedenlerden oldular.

HATA -8: Altılı Masa Rusya’nın seçimlerdeki rolünü sadece trol saldırıları olarak değerlendirdi. Doğalgaz ödemesinin ötelenmesini, 0 (Sıfır) TL gelen doğalgaz faturalarını Rusya karşısında zafiyet olarak ele aldı.

Millet İttifakı liderleri bu konuyu da gündemde tutmayı başaramadı.

Böylece Altılı masa olarak da siyaset tarihine geçecek çalışma konsepti, Kılıçdaroğlu’nun aday gösterilmesi ve adaylık sürecindeki hatalar eşliğinde tamamen bitmiştir.

(devam edecek)