BU NE YAMAN ÇELİŞKİ
Yazar - Servet Şenyiğit
Anımsarsanız RTE “Ben görevde kaldığım sürece Finlandiya ve İsveç NATO’ ya giremez” demişti. Finlandiya’ nın katılımını RTE Hükümeti TBMM’ de onayladı. Şimdi sırada İsveç var. Onu da TBMM’ ye gönderdiler ve onaylanmasını istiyorlar. RTE, Finlandiya ve İsveç’ in üyeliğine niçin karşı çıktı ve ne karşılığında kabul etti? TBMM’ ndeki milletin vekilleri de el kaldır el indir yapmaktan başka pek bir işe yaramıyorlar anlaşılan.
RTE’ nin çelişkileri birkaç tane de değil. Önceki söylediklerinin tam zıddını birkaç gün sonra söyleyebiliyor, yapabiliyor. İsrail’ in Filistin’ e saldırısına destek vermek için ABD iki uçak gemisi gönderdi. RTE hemen demeç verdi ve “Bay Amerika, Amerika nire Akdeniz, İsrail, Filistin nire? Ne işin var senin orada? dedi. Adama sormazlar mı? ABD’ nin Türkiye’ de ne işi var? İncirlik Üssü ve Kürecik Radar Üssü başta olmak üzere yurdumuzdaki ABD üsleri kimin kontrolünde ve kime hizmet ediyor?
Rusya-Ukrayna çatışmasındaki demeçler hep çelişkilerle dolu. Suriye ile ilgili demeçleri de, Yunanistan’ ın ada ve kayalıklara asker yığması da aynı. Dikkat edilirse, hep ABD’ nin yanında ve ABD’ ye hizmet etmektedir. Ulusal çıkarlarımızı korumak için atılması gereken adımlardan hiç söz edilmiyor. Karadeniz’ de Ukrayna’ nın yanındaysan, Doğu Akdeniz’ de de İsrail’ in yanındasın. Başka seçenek yok zaten. İsrail’ i göstermelik eleştirmekle Amerika’ dan korktuğu itiraf edilmektedir.
Anımsarsak, RTE Hükümeti ABD Türk SİHA’ sını düşürdüğünde de ABD düşürdü diyemedi. ABD “Türk SİHA’ sını biz düşürdük” dediği zaman kabul etmek zorunda kaldılar. ABD Başkanı Joe Biden 12 Ekim’ de açıkladığı “Ulusal Acil Durum” kararının gerekçesinde “Türkiye, ABD’ nin ulusal güvenliği ve dış politikası için olağandışı ve olağanüstü bir tehdit oluşturmaya devam etmektedir” saptamasını yapıyor. Yine Avrupa Komisyonu şeflerinden Schinas Türkiye’ yi eleştirerek “Türkiye’ nin AB, NATO ve onların değerlerinin yanında mı olacak, yoksa Rusya, İran’ la beraber mi olacak” sorusuyla düşman kamptan cepheleşmeyi gösteriyor.
Türkiye, tarihi bir karar dönemindedir. 2014’ den sonra Atlantik zincirlerini kırmaya başlamıştır ve Asya’ da yükselen uygarlığın öncü konumlarında yerini seçecektir. Bu tercih, bütün güçleriyle ve üreticileriyle Türkiye’ nin zorunlu tercihidir. Türkiye bu tercihi yapacak hükümeti bulacaktır. Bu tercihi yapamayanların Türkiye’ nin başında kalması olanaksızdır. Bütün dünyanın yerini seçtiği, dostunu düşmanını belirlediği ve gereğini yaptığı koşullarda, Türkiye daha fazla zaman kaybedemez.