FATİH TERİM FONUYazar - Metin ATLITam bir trajedi mi desem, tam bir komedi mi desem bilemedim. Seçil Erzan adında bir banka müdürü eski Galatasaraylı topçulardan tam 44 milyon Dolar para çarpmış. Para verenlerin içinde Fatih Terim de var. O yüzden bu işin adına Fatih Terim fonu diyorlar. En büyük para kaptıran kişi de 14 milyon Dolar’la Arda Turan. Cebinde, bankada ne var ne yok vermiş, yetmemiş arsa satıp onu da vermiş. Şimdi beş parasız kalmış. Neden yapmış? Bir koyup üç alacakmış ama olmamış.’’ Faiz haram, kazanacağım para faiz değil değil mi?’’ diye özellikle sormuş. Kadında ‘’Merak etme bizde haram iş olmaz’’ demiş. Sen Atletico Madrid ‘te, Barcelona’da top oyna, böyle bir yeteneğin olsun, yıllar sonra 14 milyon Dolar’ın olsun, onu da git bir dolandırıcıya kaptır. Hiç mi akıl yok?
Bankanın müfettişi raporunda para kaptıranlar için ’’Ortalama zekaya sahip herhangi birinden beklenmeyecek bir davranış’’ diye yazmış. Daha ne yazsın. Bu Çorlulu banka müdürüne hayran kaldım. Bu nasıl bir yetenek. Boşuna yılın banka müdürü seçilmemiş. Meslektaşları ayda bin Dolar’a çalışırken o kırk dört milyon Dolar para çarpmış. Parayı aldığına dair senet yok sepet yok. Bence kadıncağızın hiçbir suçu yok. Parayı zorla almamış ki. Verenler kendi rızalarıyla elden vermişler.
Konya Çumra’da Toprak Mahsulleri Ofisi’nden 7 bin 500 ton buğday çalınmış. Tam 300 tır buğday eder. Bir tırın silodan çıkması için 6 yerden imza alınıyor. Bu kadar buğday nasıl çalınır? İçeriden birileri olmadan bu mümkün mü? Bunu yetiştiren çiftçi mazot parası ödüyor, tohum parası ödüyor, gübre parası ödüyor, tarla da çalışırken anası ağlıyor, her gün yağmur var mı diye hava durumuna bakıyor. Yetiştirdiği buğdayı devletin ofisine teslim ediyor, ofis buna sahip çıkamayıp çaldırıyor. Çalanların mazot derdi yok, gübre derdi yok, tarlayı sürme derdi yok. Bunlar buğdayı da oranın çalışanına yükletmişlerdir. Sıfır maliyet hepsi kar. Tırların nakliye parasını kim verdi bilmiyorum. Bunu da devlete yükleyin kardeşim. Bu parayı ceplerinden verdilerse bu hırsızlarda hiç akıl yok.
Dinimizde günah çıkartmak yoktur. Günahın varsa Allah’a dua eder beni bağışla dersin. Günahların af olsun diye araya adam koymazsın. Biliyorsunuz bir tarikatımız var. Günahları affetmek için müritlere ipler sarkıtıyor. İpin ucundan tuttun mu şeyh senin günahlarını affettiriyor. Bunun için ne bilezikler, ne beşi bir yerdeler bağışlanıyor. Geçenlerde tarikat şeyhi öldü. Oğulları dedi ki çıkarılan günahlar geçersiz oldu. Şimdi sil baştan bizim günah çıkartmamız lazım. O ipin ucundan tutabilmek için müritler birbirini çiğnedi.
Geçenlerde bir operasyonla yakalanan ünlü bir mafya lideri bir devlet bankasından tam 600 milyon Lira kredi çekmiş. Bir başka devlet bankası bu adamın şirketlerine 700 milyon Lira kredi vermiş. Şirketler batık olduğu için parayı geri alamamış. Bu kredi bu batık şirketlere nasıl verildi kimse araştırmıyor. Sonra biz diyoruz ki asgari ücret neden bu kadar düşük, emekliler neden aç. Nedeni belli değil mi?
Bu ülkede adam gibi çalışarak para kazanmak hiç akıl karı değil. Bu paraları götürenlere kızıyoruz. Tamam da bir koyup üç alacağına inanıp, tüm parasını kaptıran Arda Turan’ın hiç mi suçu yok. Çoluğunun çocuğunun rızkını verip günah çıkartacağım diye o ipin ucunu tutanların hiç mi suçu yok. O çalınan buğdayın, o hesapsız verilen kredilerin hesabını siyasilerden sormayan halkımızın hiç mi suçu yok. Gerçekten tek suçlu çalanlar mı?
http://www.hurfikir.com.tr adresinden 22 Kasım 2024, 07:10 tarihinde yazdırılmıştır. |