Lüleburgaz’ın en güvenilir dövme ustaları Deniz Ozan Şentürk ve Özgür Küçükbaşa ile dövme üzerine konuştuk. Dövmenin bir heves olmaması gerektiğine dikkat çeken dövme ustaları tartışılacak açıklamalarda bulundu.
Lüleburgaz’ın en güvenilir dövme ustaları Deniz Ozan Şentürk ve Özgür Küçükbaşa ile dövme üzerine konuştuk. Dövmenin bir heves olmaması gerektiğine dikkat çeken dövme ustaları tartışılacak açıklamalarda bulundu.
Deniz Ozan Şentürk- TDS Dövme
Günlük hayatta sıkça rastlayabileceğimiz pişmanlık dövmeleri var. Yani herhangi bir duruma canı sıkılan vatandaşlar yaşadığı ruh haliyle gidip dövme yaptırabiliyorlar. Genelde olumsuz sonuçlarla biten bu tür olaylar için sizin müşterilerinize tavsiyeleriniz nedir?
Dövme yaptırmak ciddi kararlar gerektiren, kişinin içinde yaşadığı karmaşanın, yaşadığı ezilmişliğin veya hayattan aldığı zevklerin dışa vurumu olarak değerlendirilebilir. Günümüzde dövme günlük hayatın bir parçası olmuş durumda. Şöyle ki; insanlar bu gün bir caddede gezerlerken bile marketten peynir alır gibi bir dövme stüdyosuna girerek katalogdan beğendiği bir dövmeyi anlık bir kararla “Ben bu dövmeyi istiyorum” diyerek rahatlıkla oturup yaptırabiliyorlar. Genellikle hüsranla sonuçlanan kararlar!
Şu sıralar çok revaçta olan geçici dövme hakkında bilgi verebilir misiniz?
Geçici dövme vücutta 15 gün kadar kalır. 2-3 yıllık geçici dövme yoktur. “Yapıyorum” diyenlere itibar etmeyin! Bu tarz dövmeler permanent make up denilen kalıcı makyaj boyaları ile yapılan dövmelerdir. Bu boyalar uçucu özellikte boyalar oldukları için yapan kişiler “Nasılsa boya vücuttan uçup gider” mantığı ile düşünmektedirler. Bu tarz boyalar ile yapılan dövmelerin izlerini ömür boyu kötü bir şekilde taşıyacağınızdan kuşkunuz olmasın. Sözün kısası bu tarz şarlatanlara güvenmenizi tavsiye etmiyorum. Kaldı ki böyle bir dövme şekli olsaydı biz de bu dövmeleri yapıyor olurduk!
Dövme gerçekten çok farklı ve çok hassas bir iş. Peki, dövme uygulaması nasıl yapılır?
Sağlıklı dövme uygulaması organik pigment boyaların epidermis denilen vücut tabakasına iğne aracılığı ile işlenmesi olarak anlatılabilir. İnsan vücudunda epidermisin derinliği uygulama yapılan bölgeye göre değişir. Kesinlikle bilinçli kişiler tarafından uygulanması gereken bir işlemdir. Çünkü kullanılan dövme makinesinin hız ayarı çok önemlidir. Eğer makine gereğinden hızlı çalışırsa uygulama yapılan bölgeye hasarlar verir ve bölgede ömür boyu kalacak olan boyanın deri altında dağılmasına sebep olur. Dövme uygulanan bölgede darbe almış gibi morluklara sebebiyet verir. Dolayısıyla vücudunuzda çirkin bir görüntü taşımak zorunda kalırsınız. Makine gereğinden yavaş çalıştırılırsa bu defaki uygulamada da çizilen çizgide boşluklar kalır ve yine göze hoş görünmeyecek görüntü teşkil eder.
Lafın kısası dövme yapacak kişilerin işinin ustası olduğundan emin olunması gerekir ki ömür boyu üzerimizde bir pişmanlık taşımayalım.
Her meslekte olduğu gibi hiç şüphesiz bu meslekte de sağlıklı olmayan malzemeler üretilmiştir. Bizi bu konuda bilinçlendirir misiniz?
Evet, maalesef bizim mesleğimizde de böyle şeyler var. Mesela, el yapımı teyp motorlarından yapılan makinelerle yapılan dövme uygulamaları çok tehlikelidir. Sadece ömür boyu üzerimizde taşıyacağımız kötü bir görüntü değil, makinenin yapısından kaynaklı tam olarak steril edilmesi de mümkün değildir. Kaldı ki iğne değiştirme olayı yoktur, iğne değişse bile iğnenin içinden geçtiği uç değişemediği için “AİDS, cilt kanseri” vs. gibi mikrobunun sadece otoklav denilen tıbbi sterilizasyon cihazların temizleyebileceği virüsleri üzerinde barındırıyor olabilir. Üzerimizde ömür boyu böyle bir hastalığı taşıma riskini de alıyor oluruz. Böyle bir olay sadece sizin hayatınızı değil, yarın bir gün aile kurmaya kalkıştığınızda başkalarının hayatını da riske atabilir. Pek akıl kârı değil!
Bildiğimiz kadarıyla isteyen herkes dövme yaptıramıyor. Kalıcı dövme kimler yaptıramaz?
Şeker hastalığı olan kişilere yaralar çabuk iyileşmediği için dövme yaptırmalarını tavsiye etmiyoruz. Çünkü yara ne kadar geç iyileşirse mikrop kapma olasılığı daha fazla yükselir, kişide derin yaralara sebep olabilir bu da kötü bir dövme taşımanıza sebebiyet verir. Hamile kişilere de dövme yaptırmalarını tavsiye etmiyoruz. Küçük bir dövme bile olsa sağlık problemi teşkil etmese de sonuç itibari ile risktir!Böyle bir riske girmeye değmez. Panik atakhastalarına da tavsiye etmiyoruz, yaptırdığınız dövme ilerleyen zamanlarda sizin ruhsal sağlığınızı etkileyebilir.
Siz dövmeyi yaptıktan sonra dövmeye uygulanması gereken bir bakım var mı?
Dövmede bakım denildiğinde çoğunluk bepanthene kremin çok işe yaradığını bilir. Ancak,
Bepanthene içerisinde az miktarda antiseptik bulunduran nemlendirici bir kremdir. Pişik yanık vs. gibi durumlarda çok faydalı olabilir ancak açık yaralara yeterince faydası yoktur. Dövme uygulamasından sonra biz kesinlikle tavsiye etmiyoruz. Dövme bakımında uygulanması gereken bakım, dövme yapıldıktan sonra kapatılan bölge bir buçuk ile üç saat sonra açılarak kuru peçeteyle temizlenir ve hemen terramycin ya da vazelin krem sürülür. Kremin en az bir hafta kullanılması zorunludur. En az bir hafta boyunca dar kıyafetler giyilmez. Bölgede sürtünmeler dövmenin tahriş olmasına ve kabuklanmaya sebep olabilir. Krem günde en fazla 2-3 saatlik arayla bölgeye uygulanmak zorundadır. Aksi halde bölge kaba bir şekilde kabuklanma yapar ve dövmede bozulmalar görülür. Krem kullanırken çok az sürülür ve üzerinde hiç nem kalmayacak şekilde bölgeye uygulanır. Bölgenin nemli kalması mikrop kapma olasılığını arttırır. Dövme uygulaması bittikten sonra en az bir ay güneşe maruz kalmaması gerekir. Aksi halde renklerde solma ve bozulmalar görülebilir…
Son olarak okurlarımıza söylemek istediğiniz bir şeyler var mı?
Biz bu söyleşide size kısa ama uygulanması zorunlu olan bilgileri vermeye çalıştık. Umarız dövme yaptırmaya karar verirseniz işinin ustası kişilerle muhatap olursunuz…
Özgür Küçükbaşa- Lüleburgaz Dövme
Dövme yapmayı düşünen çoğu insan dövmenin canını yakacağını düşündüğü için vazgeçiyor. Dövme gerçekten acıtır mı?
Dövme, doğru ekipmanla, tecrübeli bir dövmeciyle, kaliteli malzemeyle yapıldığında sanıldığı kadar can yakan bir işlem değildir. Büyük ölçüde uzun saatler süren çalışmalarda daha çok tahrişten dolayı yani aynı bölgede çok uğraşılmasından dolayı oluşan hassasiyet bir yanma hissi verir. Bu noktada can yanması normaldir. Onun dışında profesyonel ellerde canınızın yanması söz konusu değildir. Hissedilen hafif bir yanma hissidir. Fakat çok karşılaştığımız bir konu insanın kendini şartlaması sorunudur. Acı arayan bulur. Hiç dokunulmadığı halde acı çektiğini söyleyenler var. Can yakacak başlıca şeylerin başında bozuk iğneler gelir, eğer iğne ucuzsa bozuk olma riski de vardır ve bozuk iğne çok can yakar. Dövmecinin makineye takarken de bozduğu görülür. Diğer sebep acemi bir dövmeci iğnenin ucunu görmek için iğneyi çok çıkardığında ya da makinenin ayarını yapamadığında iğne girip çıkması gerekirken keserek gitmeye başlar. Bu durumda hem canınız yanacaktır hem de kötü bir dövmeniz olacaktır. Profesyonel ve derneğe üye olan bir stüdyoda bu sorunlarla karşılaşmazsınız.
Günümüzde sıkça rastlayabileceğimiz pişmanlık dövmeleri, kişinin içinde bulunduğu duruma göre yaptırdığı ve daha sonra pişman olduğu dövmeyi kapatma imkânı var mı?
Kalıcı dövme kapama işlemi yani cover up kısaca, istemediğiniz dövmeden başka bir dövme ile kurtulma yöntemidir. Kurtulmak istediğiniz dövme ne kadar büyüklükte ise ondan biraz daha büyük bir dövme ile kapatılır. Genelde yakuza ve triballer cover up çalışmalarında çok kullanılır. Çünkü en temiz kapama işlemleridir fakat artık günümüz teknolojisinde makine ve boyaların kaliteleri o kadar iyi durumdaki çok farklı seçenekler ile kapamalar mevcut. En kötü şekilde yapılmış bir dövme bile hatta üst üste dövmede yapılmış olsa önce rengi açarak yine istenildiği gibi kapatılabiliyor. Kapamalar için genelde renkli işlemler tercih ederiz fakat bunlar kapatılacak dövmenin durumuna göre değişebiliyor.
Hassas ciltlerde dövme zararlı mı?
Hassas ciltlere dövmenin bir zararı yoktur. Profesyonel bir dövme zaten cilt tipine göre uygulanır. Kişiden kişiye değiştiği gibi, aynı kişiye ait cilt her bölgede farklılıklarda gösterir. Cildin durumuna ve yapılacak işleme göre hem iğneler hem de makine ayarları değişir. Dolayısıyla dövme hiçbir cilde zarar vermez. Beyaz cilt için çok hassas ve alerjik vs denilir fakat sanılanın aksine dövmecinin en çok tercih ettiği cilt tipi beyaz cilttir. Çünkü dövmeyi çok güzel gösterir ve yapımı da daha rahattır. Hatta esmer insanların cildi daha problemlidir.
Dövme bakımı en sağlıklı şekilde nasıl yapılır?
Bölgeye en az üç gün su teması olmamalıdır. Dövmenin üzerinde oluşan kabuklar koparılmamalıdır.
İlk iki hafta direkt güneş ışığına maruz kalmamalıdır. iki Hafta boyunca günde en az üç defa dövme kremi kullanılmalıdır.
Dövme yaptırdıktan sonra üzerinize düşen vazife ona iki hafta süre ile önerilen kremi kullanarak biraz özen göstermektir. Unutmayın ki eğer önemsemez ve bakımını yapmazsanız asla iyi bir dövmeniz olamaz. Yapmanız gereken sadece iki hafta dövme kremi ya da saf vazelin kullanmak. İlk beş gün kadar sudan olabildiği kadar korumanız lazım. İlk önce mikrop kapmasın diye sonra kabuklara zarar vermesin diye. İşlem yapıldıktan sonra cilt kendini onarırken kabuklaşma sürecine girer. Bu kabukların soyulur gibi göze fazla görünmeden yumuşak bir biçimde düşebilmesi için onu yumuşatmalısınız bunun için vazelin kullanıyoruz. iki hafta boyunca dövme kremi ya da saf vazelin dışında herhangi bir krem, ilaç, kozmetik, parfüm vs. hiçbir şey kullanmamalısınız. Çünkü kullanılan boyanın bir içeriği ve kimyası vardır. Bunu sizi etkileyecek herhangi bir şey kullandığınızda renk size çok farklı dönebilir. Siz kahverengi beklerken rengin mor çıkmasını istemiyorsanız iki hafta kadar süre ile işlem yapılan bölgeyi koruyun başka kremler sürmeyin. Oluşan kabuklar vazelin sayesinde yumuşayacak ve kendi kendisine düşecektir böylece yeni oluşan cildin altına kalan harika renklere dolayısıyla dövmeye sahip olursunuz. Bu kabukları siz kendiniz koparırsanız alttaki boyayı da alacaktır. Bunun dışında iki hafta solaryum, havuz ve güneşlenmek zararlıdır.
Bize zaman ayırıp, sorularımıza içtenlikle cevap verdiğiniz için Hürfikir Gazetesi adına teşekkür ediyorum.
Bana bu fırsatı verdiğiniz için size ve Hürfikir Gazetesi’ne sonsuz teşekkürlerimi sunarım. Söyleşi: Şuayip EVİN/ Tuğçe ARSLAN