Sırtında çantasıyla dünyayı dolaşıyor

Dünyayı gezme düşüncesi çoğu insanın hayalleri arasında yer alır. Bazıları işinin şartları yüzünden, bazılarının daha öncelikli sorumluluklarının olması, bazılarının maddi yetersizlikleri bu hayalin kısa sürede bitmesine neden olur.

O bir gezgin… Keşke dememek için yola çıkan Lüleburgazlı Mehmet Kılıç,  sırtından çantasıyla çıktığı dünya turunda Güney Amerika ve Güney Asya’da ki deneyimlerini anlattı.

Sizi tanıyabilir miyiz?        

M.K. İsmim Mehmet Kılıç. 31 yaşındayım. Lüleburgaz’ın Celaliye Köyünde büyüdüm. Antalya, Bodrum ve Mısır’da otellerde masaj terapisti olarak çalıştım.

Dünyayı gezme fikri nasıl ortaya çıktı?

M.K. Bu fikir, aslında hep içimde olan bir şeydi. Türkiye’de bulunduğum süreçte de Antalya’dan, Lüleburgaz’a vb. yerlere otostop gibi farklı yol tecrübeleri yaşayarak seyahat ederdim. Dünyayı gezme fikrine ilk olarak Bodrum’da tanıştığım bir fotoğrafçı arkadaşımla karar verdik. Birbirimize bunun için söz verdik ve çeşitli araştırmalar yaptık. Daha sonra arkadaşım bana evleneceğini söyledi ve birlikte dünyayı gezemeyeceklerini ifade etti. O sıralarda Mısır’da bir otelde çalışıyordum. Mısır’da o dönemlerde darbeler vardı ve otele turist gelmiyordu. Bunun üzerinden otelden ayrılmaya karar verdim ve 27 Aralık 2013 tarihinde dünya turuna Rio’ya giderek başladım.

Bu fikri aileniz ve çevrenizdekiler nasıl karşıladı?

M.K. Bu fikri duyduklarına gerek ailem olsun, gerekse arkadaşlarım, bana büyük destek oldular. Gideceğim, dediğimde karşı çıkmadılar ve her zaman yanımda oldular.

Dil bilginiz var mı?

M.K. İngilizce, Fransızca konuşmayı biliyorum. İspanyolca’yı da yolda öğrendim. Dünyayı gezerken en önemli etkenlerden biri de dil bilgisi oluyor ancak insanlar beden dili ile de birbirleriyle çok güzel anlaşabiliyor. Birçok ülkede aynı dili konuşmadığımız insanlarla beden dilini kullanarak anlaştık. Bilmediğim diller de de yanıma farklı dillerde notlar hazırladım ve bu sayede insanlarla diyalog kurabildim.

Dünyayı gezmeye nereden başladınız?           

M.K. ilk olarak 15 Aralık 2013 tarihinde Brezilya gittim. 27 Aralık’ta da Rio şehrine giderek dünyayı dolaşmaya başladım. Yılbaşını Rio sokaklarında geçirmiştim. Brezilyalılar, eğlenmeyi çok iyi bilen insanlar. Dünyanın en iyi festivallerinden biri olarak kabul edilen Rio karnavalına şahit olduğum için son derece şanslıydım.

Dünya’da nereleri gezdiniz?

M.K. Brezilya ile başladığım Dünya turunda, sırasıyla Arjantin, Uruguay, Şili, Bolivya, Peru, Ekvator, Kolombiya, Amazonlar, Güney Asya’da Kamboçya, Tayland, Malezya, Singapur, Endonezya, Filipinler, Mısır ve Kuzey Kıbrıs’ı gezdim.

Dünya’yı gezerken ne tür deneyimler elde ettiniz? En çok nelerden etkilendiniz?

M.K. Dünya turu, bana birçok şey kattı. Yollarda birçok şeyi öğrendim. Farklı insanlar, kültürler, deneyimler elde ettim. Unutamadığım birçok anım var elbette. Şili’de buzulları görmeye gittiğimde ölümden dönmüştüm. Her gün 3 metre yüzeyinde eriyen buzların yanına yasak olmasına rağmen iniştim.  O an buz kütlesinin erimesiyle az daha düşüyordum. Son anda oradan tırmanarak kurtuldum.

Yer ve yemek sıkıntısı çektiniz mi?

M.K. Aç kaldığım zamanlar çok oldu. Yer bulamadığım… Çoğu ülkede yanımda taşıdığım çadırımda kaldım. Yollarda, otobüslerde uyudum. Ama bir şekilde turumu sürdürmeyi başardım. Kamboçya’da yılan, tarantula, çekirge ve böcek yedim. Hindistan cevizi yağında kızarttıkları hayvanlar oralarda en çok tüketilen yiyecekler arasında yer alıyor.

En çok beğendiğiniz ülkeler neresi?

M.K. Güvenlik yönünden ve Dünya’nın en zengin ülkelerinden biri olarak Singapur’dan çok etkilendiğimi söyleyebilirim. Her ülkenin kendine özgü bir güzelliği var. Doğallık yönünden Şili, eğlence yönünden Brezilya, yemek yönünden de Arjantin en beğendiğim ülkeler arasında.

Seyahat için çok para lazım diyenlerden misiniz?

M.K. Özel araçlarla seyahat edip lüks otellerde kalarak dünyayı geziyorsanız tabi ki çok para gerekiyor. Ancak bizim gibi gezginler sırt çantası ile daha farklı bir bütçe ile gezebiliyoruz. Seyahatin bir lüks değil, ihtiyaç olduğunu savunuyoruz ve herkesin bütçesi dahilinde dünyayı gezebileceğini düşünüyoruz.

İyi bir gezgin olmak için ne yapmak gerekiyor?

M.K. Öncelikle esnek olunmalı. Yolda seyahat ederken ne tür zorluklarla karşılaşacağınız belli olmaz. Her türlü koşula adaptasyon önemli. gezgin her şartta ayak uydurur problemlere pratik çözümler  bulur girişkendir. Ayrıca iyi bir yön duygusu, risk yönetimi, merak edip heyecan duymak şart.

Şimdiki hayallerin, hedeflerin nedir?

M.K. Asya ve Afrika’ya motorla gitmeyi planlıyorum. Bunun için sponsor desteğine açığım. Sponsor olarak Dünyanın farklı ülkelerinde her türlü reklamını yapabilirim. Bunun Dünya’da birçok örneği var. Örneğin Celaliyespor taraftarı olarak bende Celaliyespor atkısını farklı ülkelerde açıp tanıtımını yaptım. Buna benzer farklı fikir ve aktivitelere açığım.    

Son olarak sizin gibi dünyayı dolaşma hayali kuranlar için ne söylersin?

M.K. Eğer böyle bir fikir aklınızda var ise, düşünmeden yola çıkın. Sonrası zaten geliyor. Bir bakmışsınız dünyanın bir ucundasınız. Ben her ülkeye giriş yaptığımda bir ürkeklik, korku ve heyecan hissediyorum. Ayrılırken ise, büyük bir üzüntü yaşıyorum. Benim tavsiyem keşke demek istemiyorsanız, hayallerinizin peşinden gidin.