Eski Mezarlık otopark oldu
Sağlık Müdüründen Lüleburgaz Devlet Hastanesi’ne ziyaret
LÜLEBURGAZ’DA OTOPARK SORUNU ÇÖZÜLDÜ !!!
HURŞİT GÜNEŞ: “YEREL SEÇİMLERDEN HEMEN SONRA ERKEN SEÇİM İSTENMELİYDİ”
Bu haber 03 Ağustos 2012, Cuma 09:20 tarihinde eklendi. 3221 kez okundu.
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

Dr. Yılmaz, “Kalp İçin Mutlaka Balık Yiyin”

Babaeski Merkez 3 Nolu A.S.M. 39.01.09 Nolu AHB Aile Sağlığı Sorumlu Hekimi olarak görev yapan Dr. İzzet Yılmaz, geçtiğimiz yıl Tıp Bayramında İlimizde "Yılın Doktoru" seçilmiş ve Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ'ın da katıldığı, "Yılın Doktorları Ödül Töreni"nde, ödül almıştı.
Dr. Yılmaz, “Kalp İçin Mutlaka Balık Yiyin”
Eskimolarda kalp hastalıklarının yok denecek kadar az olduğunu belirten, Aile Sağlığı Sorumlu Hekimi Dr. İzzet Yılmaz,  “Kalp için mutlaka balık yiyin.” dedi.
Yapılan araştırmalarda uzmanlar, kalp damar hastalıklarından korunmada, somon, ton, uskumru ve levrek gibi soğuk deniz balıklarının tüketilmesinin çok etkili olduğunu, balık tüketiminin damar sertleşmesini engellediğini, kan yağlarını ve kan basıncını düşürdüğünü, kanın sulanmasını sağladığını bildirdi.
Konu ile ilgili bir açıklama yapan Babaeski 3 Nolu Aile Sağlığı Sorumlu Hekimi Dr. İzzet Yılmaz ise kalp ve damar sağlığının korunmasında balık tüketiminin çok önemli olduğunu söyledi.
Balık tüketimi ile kalp sağlığı ilişkisinin yurt içi ve yurt dışında yapılan çeşitli çalışmalarla incelendiğini belirten Dr. Yılmaz, balık tüketiminin kalp hastalıklarına bağlı ölümleri azalttığına dair veriler elde edildiğini söyledi.
Dr. Yılmaz, balık tüketiminin tedavi etmekten ziyade koruyucu bir etkisinin bulunduğunu ve bu nedenle kalp hastası olmayı beklemeden düzenli balık yenilmesine özen gösterilmesi gerektiğini vurguladı. Balığın hem sadece kendisinin hem de tüketilirken yanında bol salata yenilmesinin alışkanlık haline dönüştürülmesinin, OMEGA-3’ün yanı sıra yeşilliklerden diğer faydalı vitaminlerin de alınmasını sağlayacağını ifade eden Dr. Yılmaz, "Balığın içinde çoklu doymamış yağ ve yağ asitleri, kötü kolesterolün damara oturmasını önleyerek damar sertleşmesini engelliyor. Kan yağlarını ve kan basıncını düşürüyor. Kanın sulanmasını sağlıyor. Bunun dışında insülin direncini düzelttiğine dair veriler var. Göz, saç, cilt sağlığının korunmasında da etkili olduğu biliniyor" diye konuştu.
Ucuza satılan somonlarda gıda boyası olabilir.
Dr. Yılmaz, ABD Kalp Derneği’nin 20 yaşından sonra her sağlıklı bireyin hafta 2 kez balık tüketmesi, kalp hastası olanların da bağlığı doğrudan yiyebilecekleri gibi günde 1 grama denk gelecek şekilde hap olarak da alabileceklerini önerdiğini söyledi.
Yapılan araştırmalarda, Eskimolarda kalp hastalıklarının görülme sıklığının yok denecek kadar az olduğunu belirten Dr. Yılmaz, "Bu kişilerin soğuk deniz balığı olarak bilinen yağlı balıkları çok fazla tüketmeleri kalp sağlıklarını koruyor" dedi.
Kalp ve damar sağlığının korunmasında her balığın çok etkili olmadığına dikkati çeken Dr. Yılmaz, "Karidesle beslendiği için rengi turuncu olan ve soğuk denizlerde yaşayan gerçek somon balığı tüketilmelidir. Ucuza satılan somonlarda gıda boyası olabilir ve kesinlikle tüketilmemelidir" diye konuştu.
Haftada 2 defa somon balığından 1 porsiyona denk gelecek şekilde 100 gram tüketilmesinin yeterli olduğunu ifade eden Dr. Yılmaz, OMEGA–3 açısından zengin olan diğer balık türlerini şöyle sıraladı: "Yağlı bir balık olan Uskumru da hafta iki kez 100 gram tüketilmeli. Tuna balığı olarak bilinen Ton balığından ise 200’şer gramdan 2 kez yenilmesi yeterli. Bu balık taze tüketilebildiği gibi konserve olarak da yenilebilir. OMEGA–3 değerleri her ikisinde de yaklaşık değerlerdedir. Levrek ve gerçek alabalıktan da haftada 2 defa 200 gram tüketilmesi gerekiyor.  Hamsi, istavrit gibi balıklar da ise maalesef zengin OMEGA–3 bulunmuyor. Hele kızartıldığında verim daha da azalıyor."
Izgarada ya da fırında pişirilmeli;
Dr. Yılmaz, balıktan yarar sağlanabilmesi için pişirme tekniğinin de çok önemli olduğunu vurgulayarak, "Balık, mutlaka ızgarada ya da fırında pişirilmeli, kesinlikle yağda kızartılmamalı.  Kızartma, kolesterol değerlerinin yükselmesini sağlıyor, damar sertleşmesine yol açan yağ asitleri alınıyor, OMEGA–3 özelliğini yitiriyor" dedi.  Balık yağı hapları ya da şuruplarının da faydalı olduğunu ancak doğrudan tüketilmesini önerdiklerini belirten Dr. Yılmaz, "Kişi, hap ya da şurup olarak balığı tükettiğinde bir diğer öğünde yine et yemek isteyebilir. Oysa günde 1 öğünde et yenilmesi yeterli olduğundan haptan ziyade taze balık tüketilmesini öneriyoruz" diye konuştu. Dr. Yılmaz, bu arada, gebelerin ve emziren kadınların bu dönemlerde balık tüketmelerinin uygun olmadığına dikkati çekerek, "Balığın içinde cıva var, Özellikle uskumruda çok fazla. Bu dönemde balık daha az tüketilmeli" uyarısında bulundu.
Yazdır Paylaş
ETİKETLER :
Diğer Haberler
hurfikir.com.tr’da yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Hürfikir Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Tasarım by Webdestek