Lüleburgaz’ın kanalizasyon çilesi
TEMA’dan gazetemize ziyaret
Lüleburgaz’da su kesintisi giderildi
Yağlı Tohumlar’dan İYİ Parti’ye ziyaret
Bu haber 12 Mayıs 2016, Perşembe 09:23 tarihinde eklendi. 1192 kez okundu.
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

DÜNYA HİPERTANSİYON GÜNÜ BASIN BİLDİRİSİ 17 MAYIS 2016

Vücudumuzun yaşamını sürdürebilmesi için dokularımıza oksijen ulaştırılması gerekmektedir.
DÜNYA HİPERTANSİYON GÜNÜ BASIN BİLDİRİSİ 17 MAYIS 2016

Temiz havadan alınan oksijenin vücudun en uç noktalarına kadar ulaştırılması dolaşım sistemimizin taşıyıcısı olan kan aracılığıyla olur. Kan vücudumuzda kalpten damarlara pompalanarak dolaşır. Kalp atışı ile damarlara pompalanan kanın damar duvarına karşı yaptığı basınç ile halk arasında tansiyon olarak bilinen kan basıncı oluşur. Bu basıncın vücudun sağlıklı olarak yaşamını sürdürebilmesi için belirli değerlerde bulunması önemlidir. Bu basıncın genel olarak kalp kasılırken(sistolik)140 mmHg ve üzerinde kalp gevşerken de (diastolik) 90 mmHg ve üzerinde olması yüksek kan basıncı yani hipertansiyon olarak kabul edilir. Tabii ki çeşitli risk faktörleri taşıyan insanlar için bu değerler daha düşük seviyelerde bile hipertansiyon olarak kabul edilebilir. Yüksek kan basıncı (hipertansiyon)kalp, beyin, böbrek gibi önemli organların damarlarında hasara yol açar. Hedef organ hasarı olarak adlandırılan bu durum vücutta kalıcı işlev kayıplarına ve sonunda da ölüme varan hasarlara yol açabilir.Yüksek kan basıncı (hipertansiyon)kontrol altına alınmazsa kalp krizi, kalp yetmezliği, damarlarda anevrizma oluşumuna, inme, böbrek yetmezliği, körlüğe ve bilinç bozukluklarına neden olabilir. 

Hipertansiyon açısından çok sayıda risk faktörü bulunmaktadır. Bu faktörler kalıtım, cinsiyet, şeker hastalığı, şişmanlık, sigara, alkol, stres, fazla tuz kullanımı, yetersiz fiziksel aktivite, sağlıksız beslenme alışkanlıkları ve yaşlanma olarak özetlenebilir. Az sayıda vakada hipertansiyon altta yatan bir hastalığa bağlı olarak gelişebilir ve bu durum sekonder hipertansiyon olarak adlandırılır. Genellikle böbrek hastalıkları, hormonsal bozukluklar, kan damarlarının anomalileri sekonder hipertansiyondan sorumludur. Ayrıca gebelikle ilişkili hipertansiyon da görülebilir.

Hipertansiyon tanısı alan bir kişide öncelikle sekonder hipertansiyon nedenleri araştırılmalıdır. Sekonder hipertansiyon nedenleri dışlandıktan sonra, tütün ve alkol kullanımından vazgeçilmesi, sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz, tuz tüketiminin azaltılması, fazla kilo veya şişmanlık varsa kilo verilmesi yüksek kan basıncının kontrol altına alınması için yeterli olabilir.Eğer ilaç dışı önlemler yeterli olmazsa veya ilk tanı konduğu anda gerekli durumlarda hekim kararıyla ilaç başlanabilir.Hipertansiyonu olan kişilerde ek olarak, kardiyovasküler riski artıran yüksek kolesterol, yüksek kan şekeri gibi faktörler, hedef organ hasarı(böbrek fonksiyonunda azalma, idrarda albumin atılımı gibi)  başlangıçta ve belirli aralıklarla kontrol edilmelidir.

Hipertansiyon, tüm sağlık kuruluşlarında uygulanabilen, masrafsız ve kolay bir yöntem olan tansiyon ölçümüyle tanısı konulabilen bir hastalıktır. Bu nedenle belli aralıklarla tansiyonun kontrol edilmesi önemlidir. Unutulmamalıdır ki; 

      Hipertansiyonu, ancak farkında olabilirsek önleyebilir ve tedavi edebiliriz.

 

Dr.A.Önder PORSUK

Lüleburgaz Toplum Sağlığı

 

Merkezi Başkanı

Yazdır Paylaş
ETİKETLER :
Diğer Haberler
hurfikir.com.tr’da yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Hürfikir Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Tasarım by Webdestek