TRAKYA, “TOPRAĞIMA DOKUNMA PLATFORMU” TBMM’DE BASIN AÇIKLAMASI YAPTI
 TMMOB 70 Yaşında
Muhtarlardan Vali Turan’a ziyaret
KESK’TEN LÜLEBURGAZ ZİYARETİ
Bu haber 11 Kasım 2020, Çarşamba 15:44 tarihinde eklendi. 895 kez okundu.
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

SÜRDÜRÜLEBİLİR ÇÖZÜMLER KENDİ ÖZ DEĞERLERİMİZDE!i

İdeal şehir; kanun, adalet, yaşam ve enerji, ekolojik harmoni, bilgi, şefkat, estetik ve güzelliğin, uyumun kenti olmalıdır. Böylece kent ve insan uyumu gerçekleşir.
SÜRDÜRÜLEBİLİR ÇÖZÜMLER KENDİ ÖZ DEĞERLERİMİZDE!i

Kentlerimizi bu ilkelere göre şekillendirmek, yaşanabilir bir ortam oluşturmak için birinci şarttır. Bu ideal kente ulaşmak ve bizim değerlerimizde yaşayan ilim kentini tekrar ayağa kaldırmak şarttır.

Bunun için şu adımların atılması gerekir;

Kentleri yeniden inşa ederken, toplumun sosyal ahlakını açıklayarak ve dikkate alarak kurumları onun çevresinde inşa etmek gereklidir. Bizim en temel göstergemiz kardeşlik bilincimizdir. Bu bilinci hayata geçirmek kentlerimizde yaşanan birçok sosyal soruna ilaç olacaktır.

Zaten toplum bunu aralarında işletmektedir. Burada en büyük görev, sivil toplum kuruluşlarını yok sayan zihniyete düşmektedir. Artık bu zihniyet, toplumuyla barışmalıdır. Kardeşliğin pekişmesi ve sosyal ahlakın gelişmesi için sivil toplum kuruluşlarına destek verilmelidir.

Kenti bir sosyal laboratuvar, mimarlık stüdyosu, filozof kitaplığı ve iş adamı pazarı olarak bir araya toplamak için eğitimin yaygınlaştırılması lazımdır. Teoriyle-pratik, eğitim hayatında birleştirilmelidir. Böylece kent-insan ilişkisi uyumlu hale gelecektir. Her branşta eğitim görenler çevrelerine faydalı olmak ve aksaklıkları düzeltmek için var oldukları bilincine varmalıdırlar. Gerçekte kent, bilginin kopmaz bir parçası ve aracı olacaktır.

İmajlar, hatıralar; doğal yapısı ve zenginliği ile kent toplumun anladığı şekliyle yaşama sanatını arttıracak şekilde kullanılmalıdır. Toplumun sahip olduğu değer ve imaj kentlere yansıtılmalıdır. Bunun için milli bir mimari benimsenmelidir.

Devletin bu konuda bir an önce yerel yönetimlere yetkilendirmesi gerekmektedir. Devletin her şeyi merkezden yönetirim politikasını terk etmesi lazımdır. Devlet sadece organizatör olmalıdır.

Yerel yönetimlerin ise mahalle bilincini hayatiyete geçirecek önlemler alması gerekir. İmar planlarını toplumun sahip olduğu değerleri göz önüne alarak yapmalıdır. Kentteki sosyal ve kültürel faaliyetleri gecekondu bölgelerine kadar yaymalıdır. Böylece oradaki insanların kentle daha çabuk uyumu sağlanmış olacaktır.

Ayrıca, toplumsal sorunların çözümünde dernek, vakıf, özel sektör gibi sivil aktörlerin yer alması sağlanmalıdır. Bu amaçla yerel yönetimlerle sivil örgütler işbirliği içine girmelidirler.
Aile bağını güçlendirici önlemler muhakkak alınmalıdır. Kent yerleşim yerleri tartışılırken kentlerin sahip olduğu kültür ve sanat değerleriyle bağı muhakkak olmalıdır.
Günümüzde, hızlı kentleşme neticesinde göçle gelen insanların kentlere uyumları aşamasında 
sivil toplum örgütleri toparlayıcı roller üstlenmektedir. Dolayısıyla bireylerin yanlış davranışlar içine girmelerini engellenmektedir.

Son olarak, bir kentin ilim kenti, yaşanabilir bir kent olabilmesi ve kentlileşme sorunlarının oluşmaması için aydınların toplumun değer yargılarıyla ters düşmemesi ve çevresine değer verdiği bir yer alması gereklidir.

Bütün bu adımlar ideal bir ilim kenti için, kent-insan arasındaki uyumsuzluğun ortadan kalkması için atılması gereken adımlardır. Bu tedbirler ve politikalar sayesinde kent-insan ilişkileri dahilinde, insanların kentlere daha rahat şekilde uyum sağlayabilecekleri kanaatindeyiz. Çünkü kentsiz bir toplum gelişemez ve bu sebepten dolayı modernizmin kentlerimizde yaptığı tahribatın sebebi olan sanat ve ahlakı, dolayısıyla toplumun gözardı eden yaklaşımını aşmamız gerekmektedir. Böylece insanlarımıza yaşanılabilir kentler meydana getirebiliriz.

Çağdaşlaşmak yüksek katlı bloklarda yaşamak değildir ve kentlerin sembolleri de bunlar değildir. Bu bizim en önemli sorunumuzdur. Dolayısıyla sürdürülebilir çözümler kendi öz değerlerimizde vardır.

Büşra Burucu

busraburucu39@gmail.com 

Yazdır Paylaş
ETİKETLER :
Diğer Haberler
hurfikir.com.tr’da yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Hürfikir Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Tasarım by Webdestek