YAVUZ HIRSIZLAR-Serbülent Avcı

Bu insanların gelir adaletsizliğine savaş açtığı düşünülebilir ama kazın ayağı hiçte öyle değil.

Bu duruma bizim ülkemizde "yavuz hırsız ev sahibini bastırır" diyorlar.

Sevgili arkadaşlarım sizlere tarihin gördüğü en büyük yavuz hırsızının hikayesini anlatmak istiyorum.

19.yy da Amerika'da yaşayan Carnegie'nin demiryolu, petrol ve telgraf şirketleri vardı, ancak ona asıl zenginliği demir ve çelik fabrikaları getirdi.

Carnegie de John Rockerfeler'in ardından o dönemlerde dünyanın ikinci en zenginiydi.

Ölmeden öncede servetinin önemli bir kısmını bağışlamış.

Bu bağış sayesinde dünyanın hem en zengini hemde en hayırseveri olarak tarihe ismini yazdırmış.

Peki sınıfımızın tarihine ?

Carnegie Pensilvanya eyaletinin küçük bir kasabası olan Homestead'ta yaşıyormuş.

Bu küçük kasabada ülkenin en büyük çelik fabrikasını kurmuş.

Kasaba da yaşayan 10 bin kişinin 4 bini bu fabrikada çalışıyormuş.

Aileleri hesaba katıldığın da kasabanın tamamının hayatı bu çelik fabrikasına bağlıydı

Yani fabrika patronu bir kasaba dolusu insanı sömürüyordu.

Ağır şartlar altında çalışan işçiler nihayet örgütlenirler.

Demir çelik sendikası ile toplu sözleşmeler imzalayıp, grevler yaparlar.

1892 yılında bir şeyler değişmeye başlar ve düşen çelik fiyatlarını bahane göstererek ücretlerle %15 kesinti yapmaya karar verirler, işçiler bu karara itiraz ederler ve patron fabrikayı kapatmaya karar verir.

Pes edeceği düşünülen işçiler, dayanışma komiteleri kurup direnirler.

Direnişi kıramayan patron para ile grev kırıcı çeteler kiralar, işçileri silah ve dayak ile sindirmeye çalışır, öncü işçileri öldürtür.

Para ile tutup kasabaya getirdiği kiralık işçiler çete üyeleri ile birlikte fabrikaya girmeye çalışırlar fakat direnen işçileri aşamazlar.

Çıkan kavgalar da açılan ateş nedeni ile 9 işçi hayatını kaybeder onlarcası yaralanır.

Fakat işçiler kararlı ve onurlu duruşu ile grev kırıcı çeteler püskürtülür.

Çelik işçilerinin bu destansı mücadelesi tarihe Homestead savaşı olarak geçer.

Evet bu fabrikanın sahibi daha sonra "hayırseverliği" ile ün yapan Carnegie'ydi.

Ona hayırsever deseler de o ve onun gibiler, sömürü düzeni kapitalizmi ayakta tutmak için "hayırsever" pozları veriyorlar.

Bugün hayırseverlik pozları kesenler bizzat yaşanan acıların sorumluları değil mi ?

İnsanlığı açlığa sefalete sürükleyenler, savaş çıkarıp birbirine kırdıranlar kalkmış hayırsever pozları veriyorlar.

Hırsızlar, yavuz hırsızlar ne yaparlarsa yapsınlar ilelebet bastıramayacaklar dünyanın gerçek sahibi işçi sınıfının mücadelesini..

Elbette ki sorulacak hem dünün hem bugünün hesabı.