Çok kıymetli dostlarım bu hafta ki yazımda uzun süreden beri düşündüğüm ve artık içimde bir kaygıya dönüşen ama yazıp yazmama konusunda tereddüte düştüğüm Türkiye halkının Arap kültürünü İslam'mış gibi yaşamaya başlaması ve bu akımın ülkenin tamamına siyaset etmeye başlamasını kendi bakış açımdan sizlerle paylaşmaya karar verdim.
Araplaşmayı Müslümanlık olarak görmek ve yaşamaya başlamak geçmişte bu ülkeye büyük acılar yaşatmıştır.
İslam peygamberine benzemenin sevap olarak nitelendirildiği bir din anlayışında bu zaten kaçınılmazdır.
İslam için söylemek gerekirse, ne kadar çok dindarsan o kadar çok Arap'a benziyorsun maalesef..
Peki kapımızda ki tehlikenin farkındamıyız ?
Kazakistan eski cumhurbaşkanı olan NursultanNazarbaye'nin bir araştırmasında ki tespitlerine göre.
Araplaşarak kaybolan uluslar
- Köklü bir kültürü olan Farslar Arap değildir
Araplaştılar.
- Pakistanlılar, Afkanlar Arap değildir
Araplaştılar.
- Iraklılar Arap değildir
Araplaştılar.
- Iraklılar Arap değildir Sümerlerin, Akadların, Babillilerin, Asurların torunlarıdır
Araplaştılar.
- Suriyeliler Arap değil Süryanidir
Araplaştılar.
- Mısırlılar Arap değil Antik Mısır medeniyetinin mirasçılarıdır
Araplaştılar.
- Savaşçı Çeçenler Arap değildir
Araplaştılar.
- Kürtler Arap değildir
Araplaştılar.
- Tunus Arap değil KartacalıAnibal'in torunlarıdır
Araplaştılar.
- Cezayirliler, Libyalılar, Faslılar Arap değildir Tuaregya da Berberidir
Araplaştılar.
- Lübnan'lılar Arap değil tarihin gördüğü en iyi denizciler olan Fenikelilerin torunlarıdır
Araplaştılar.
- Boşnaklar Arap değildir islamı kabul etmiş Sırplardır
Araplaştılar.
- Osmanlılar Arap değildir
Araplaştılar.
- Türkler Arap değildir Atatürk özüne döndürdü ancak hızla Araplaşıyorlar.
Bu ülkelerin bazıları yok oldular bazılarının da başlarından musibet hiç eksik olmuyor.
İşte tehlike bu.
Ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk biliyordu bu ülke vatandaşlarının müreffeh bir yaşamlarının olabilmesi için gerekli şartlardan birinin de kendi dilimizde ibadetten geçtiği gerçeğiydi.
Dünyanın hiç bir yerinde " Tevrat, İncil, Zebur" kursu göremezsiniz.
Çünkü her millet kendi inancını kendi dilinde okuyarak yaşar.
Bizim ülkemizde camilerin dışında da her köşe başında bir Kur'ân kursu mevcuttur.
Kur'ân kursuna gidenler, inandıkları kitabı anlamadan ezberler ama içeriğinde yazılanlar bilinmez.
Oysa ki Kur'ânıTürkçe'ye sıradan insanlar çeviremezler, bunu Türkçe'ye çevirenler alim ve konusunda uzman insanlardır.
Kur'ânı Arapça okumak, Arap şovenizminin yayılmasına hizmet etmektir ve bu ibadet değildir.
Ülkemizde son yıllarda düşünmenin dahi suç sayıldığı böyle bir ortamda bu düşüncelerimi cesurca sizlerle paylaşmak istedim.
Eğer ki bir iktidar politik, ideolojik, hukuksal, ekonomik, psikolojik ve etnik din dil kültür üstünlüğünü başka halkları ezerek onun inkarında, kanından ve sırtından elde etmişse ve ayakta duruyorsa en ideal iktidar da olsa iflah olmasın batsın böyle bir iktidar.
Zira battı, batıyor.
Kendinizi çok önemsemeyin
Daima böbürlenip durmayın
Bak kainattazerre'i noktasınız
Gel ha gönül havalanma
Engin ol gönül engin ol..