EMEKÇİLERİN HAKKI VERİLMELİDİR - Özgür Kaya

CHP’de siyasete başladığımız günden bu yana Lüleburgaz’ın bir ‘’emekçi kenti’’ olduğunu kendimize şiar edinerek siyasette safımızı belirledik. 10 yıldır yürüttüğümüz siyasi mücadelede partimizin yüzünü ‘’emeğe ve emekçiye’’ çevirme gayretimizin doğruluğunu ve sonuçlarını da yerel ve genel seçimlerde partimizin aldığı tarihi rekor oy oranlarıyla ve tüm belediyeleri kazanarak gördük.

Ancak son günlerde Lüleburgaz Belediyesinde toplu iş görüşmelerinde yaşanan gelişmeler bizleri ve tüm emek dostlarını üzüntüye sevk etmektedir. Üzerinde CHP gömleği olanların ve partiyi temsil edenlerin emekçilerin sorunlarını çözmek yerine, emekçileri sorun olarak görmesini ve emekçilerin hakkını vermemekte direnmeye çalışmasının sebebini Lüleburgaz’da hiç kimse anlayamıyor. Bu sebeple uyarılar yapmamız tarihi bir görev haline gelmiştir;

Emekçileri belirli bir ücrete ikna etmenin yolu; en kötüsünü gösterip ‘’beterin beteri var kaderinize razı olun’’ demek ola-maz. Emekçilerin brüt ücretlerini net ücret olarak açıklamak bilmeden yapıldıysa YANLIŞ, bilerek ve çarpıtılarak yapılıyorsa büyük bir YALANdır. Bilinmelidir ki; Kamuoyu önünde söylenen yalanların ömrü kısadır ancak gelecekteki siyasi bedelleri ağır olur.

Özellikle Pandemi döneminde maske - mesafe ve temizlik kuralının sağlanabilmesi için şehrimizin temizliğinden sorumlu temizlik işçilerine karşı -pozitif ayrımcılık- yapılması kaçınılmazdır.

Hepimizin bildiği Zehirli Atıklarla çalışan işçilere sağlanan -yoğurt gibi- basit koruyucu tedbirleri hayatımız da ilk defa duymuş gibi ve bu durumu çarpıtarak kamuoyuna servis etmek de akıl ve vicdanla izah edilemez.

Bütün bu yanlışların sonrasında Hakkını arayan emekçileri halka şikâyet etmek ve Lüleburgaz halkıyla emekçileri karşı karşıya getirmeye çalışmak ise meselenin üstüne tüy dikmektir.

 Cumhuriyet Halk Partisi şemsiyesi altında olmak, kimseye emekçilerin hakkını yemek ve emekçileri küçümsemek hakkını vermez. Kendinde böyle bir hak görenlerde er ya da geç emek dostlarını ve CHP’li Devrimcileri karşılarında bulurlar. Her ne kadar CHP’li devrimciler, partileri zarar görmesin diye birçok şeyi görmezden gelmekte, partilerini korumak adına açık bir mücadeleye girmekten imtina etseler de, Devrimciler için vatan ve bayrak gibi ‘’emek’’ de kutsal bir kavramdır. 

Emekçilerin yanında durmak ve emeğin hakkını alması için mücadele etmekte en başta diğer emekçilerin ve devrimcilerin en önemli görevleri arasındadır.

CHP’li Devrimcilerin -iktidar yolunda olan CHP’de iç tartışma başlatmamak için- savaş baltalarını toprağa gömmüş olması kimseye gereksiz cesaret vermemelidir, devrimcilerin hafızaları sağlamdır ve neyi nereye gömdüklerini de unutmuş değillerdir.

Lüleburgaz’da çözümsüzlüğün uzaması ve bu durumdan emekçilerin, Lüleburgaz’ın ve Cumhuriyet Halk Partisi’nin zarar görmesi, devrimcilerin ve emek dostlarının bu sürece müdahalesini kaçınılmaz hale getirecektir. Emeğin hakkını alma mücadelesinde mücadele bayrağını omuzlayacak Lüleburgaz’ın yiğit devrimci evlatları dünde vardı, bu günde var ve yarında var olacaklardır.

Lüleburgaz’daki bu sorun daha fazla Cumhuriyet Halk Partisine ve Lüleburgaz’a zarar vermeden -yöneticiler tarafından- en kısa sürede emekçilerin lehine çözülmelidir.

Aksi durumda, Lüleburgaz Emekçilerinin gürleyen sesi meydanları doldurduğunda, son pişmanlık fayda etmeyecektir.