Bu yazı 31 Ağustos 2021, Salı 09:22:41 tarihinde eklendi. 3519 kez okundu.
Alternatif Yollar Açmayı Öğrenmeliyiz - ÖZGÜR TERZİOĞLU
Mevcut siyasi algının beceremeyeceği ve özellikle sorunlar karşısında uzun yollar yerine kestirme işleri tercih ederek günü kurtaran politikalar üretmesi birazda vatandaşın tepkileriyle ilgili oy kaygılarının kararlara etki etmesi, süreçler karşısında tıkanma dönemlerini vatandaşa yaşatmaktadır. Sorunlar karşısında ki bu tıkanma dönemlerini açabilmemiz için yeni seçeneklerin var olduğunu, hatta bu yolların bizlere daha iyi fırsatları ve imkânları sağlayabileceğini anlamımız gerekmektedir. Sürekli aynı meseleler üzerinden benzer denemeler ile farklı sonuçlar alabileceğine inan kimselere verebileceğim en güzel örnek; Avrupa milletleridir. Yüzlerce yıl önce tıkanan ticaret yollarını açmak için savaşmak yerine alternatif bir yol oluşturmak amacıyla coğrafi keşiflere başlamışlardır. Aradan geçen yılların sonunda görüyoruz ki medeniyet, alternatif yolları açabilmek ile gelişmiştir.
Lüleburgaz insanında her zaman bir potansiyel gördüm, fakat gereksiz bir inat ile anlamsız bir mücadelenin verildiğini de gözlemledim. Ruhsal anlamda bir harp yaşıyoruz. Nedensiz hayırlara başvuruyoruz. Olmazlar dilimizden hiç eksilmiyor. Genellikle bunu anlayamadığımız meselelerde kalkan olarak kullanıyoruz. Birçoğumuz bu kalkana aldanıyor. "Olmaz" denilenin olmayacağına inanıyor. Kalkanlar hiç inmiyor, kılıçlar rakibini yok etmek için çekiliyor. Kendi iç savaşlarımızı bitirmeden birlik olamayız. Ya ortak bir düşman bizleri örgütler ya suni düşmanlıkların yaşattığı sahte ilişkiler… Lüleburgaz’ın siyasal anlamda ki ruhsal hali narsis bir tutum sergilemektedir. En nihayetinde kendi güvensizliklerimizi, kaybetme korkularımızı yenmeden, kendi iç dünyamız da ki savaşımızdan galip gelemeyiz. Lüleburgazlı potansiyelini artı değere çevirebilmek için yeni bir eğitim ekolünü geliştirmesi gerektiği düşünüyorum. Lüleburgaz Yıldızları Akademilerini eleştirme sebebim; daha kaliteli bir eğitim anlayışını ortaya koyabileceğimiz bir fikrimin olmasındandır. İçi boşaltılmış fikirlerle müfredatı olmayan, kariyer hedefi oluşturamayan, bir eğitim ekolünü olgunlaştırmadan “Akademi” adı altında işlerin yürütülmesine anlam veremiyorum. Lüleburgaz Belediyesi kendi sosyal tesislerine hava katmak için “Akademi” yakıştırması yaparak milletin gözünü boyamaktan daha ileriye geçememiştir. Bu anlayışla da geçemeyecektir. İşte bunu eleştiriyorum. Lüleburgaz halkının kazanımlarının çok büyük bir kısmı “Akademi” adı altında sömürülmektedir. Belediyelerin esas amacı kent ekonomisini geliştirmektir. Eğitim, sanat, bilim, spor işlerini yürütmek belediyenin amaçları arasında değil bu alanlar da iş yürütenlere, derneklere, vakıflara destek olmaktır. Gerçek anlamda eğitim özelinde ciddi çalışmaların yapılması gerektiğini düşünüyorum, fakat bu çalışmalar politikacıların kestirme fikirlerinden öte bir vakıf çalışmasıyla olmalıdır. Adil bir şekilde yönetilmelidir. Tamamlayıcı bir eğitim sistemi ile başta kişilik yönetimi, mesleki eğilimi saptayabilmek, öğrenci takip- kariyer sistemi gibi eğitimin ve öğretimin daha birçok alanında teknik ve modellemeler geliştirerek yeniçağa uygun insan kaynağını oluşturmalıyız. Mevcut politik algının gösteri anlayışıyla sonuç odaklı işlerden süreçlerin sağlıklı geçildiği etkili projeleri üretebilmeliyiz. Bu sebeple Kültürel Tasarım Enstitüsü fikrinden bahsederken yaşamsal kalite yönetimini sağlıklı bir şekilde yapabileceğimiz Lüleburgaz’ın Master plan fikrini ortaya atıyorum. Geleceğimiz için alternatif bir yol olarak emek verilmesi gerekiyor. Uygun maliyet ve yüksek fayda üzerinde düşünülen bu plan kent ekonomisi ekseninin de eğitim, emek, evlilik, esnaf, eğlence, emniyet, endüstri, ekim ve enerji alanlarında atılımların yapılarak marka değerimizi yükseltmemiz için önemlidir.
Geleceğimiz için daha başka seçenekleri üretebilmek adına “Kent Aklı” kurumsal yapısı daha ciddi bir hale getirilerek alternatif yollar hakkında fikirlerin ötesine geçebilmeliyiz. Master Plan söylemi sizleri korkutmasın tüm bunlar yapılabilecek işler ve organizasyonlardır. Önemli olan “işin önceliği” ilkesiyle birlikte doğru noktadan işe başlayabilmek. İşe başlarken hakkaniyetli bir planın, sistemin olması önemdir. Adil bir düzenin oluşturulması için uygun karakterlerin sürece ikna edilmesi gerekmektedir. Ortaya koyduğumuz bu çalışmalar bütünü önce Lüleburgaz Halkının sonra Trakya bölgemize, ülkemize ve en nihayetinde insanlığa tüm canlara faydalı olabilmek umuduyla hazırlandı.
Özgür Terzioğlu
Diğer ÖZGÜR TERZİOĞLU Yazıları |
|