Lüleburgaz Turizmle Kazanır - Ozan Akarsu

Lüleburgaz Turizmle Kazanır

Son günlerde haberlerde sıkça ülkemizin turizm gelirleri hakkında haberler görüyoruz. Haberlere göre Turizm geliri 2021 yılında bir önceki yıla göre yüzde 103 artarak 24 milyar 482 milyon 332 bin dolar oldu. Ekim, Kasım ve Aralık aylarından oluşan IV. çeyrekte bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 95 artış gösterdi. Demek ki pandemi dönemine rağmen ülkemiz adına umut verici bir gelişme yaşanıyor. Peki, Lüleburgaz bu pastadan ne kadar pay alıyor?

Lüleburgaz’ın gezip görülecek bir yer olması adına şöyle bir baktığımızda imkanlarının kısıtlı olduğunu düşünebiliriz. Oysa yapılabilecek pek çok girişim neticesinde imkânların aslında gelişmeye çok açık olduğunu söylemek mümkün. Mevcut Turistik çekim öğeleri açısından İstanbul veya Edirne kadar verimli olmasa da konaklama, yeme – içme, ticaret, alışveriş ve eğlence gibi alanlarda kendini ön plana çıkarması için ne bekleniyor?

Birçok kent büyük olaylara kolaylık sağlayacak ulaşım ve konaklama alt yapısı, konferans ve sergi salonları açısından iyi donatılarak turizmdeki bu sürece dâhil olmaktadır. Örneğin ara tatil dönemlerinde insanlara bu alanda alternatif sunabilen bir Lüleburgaz’ın turizminin canlanması, şehir merkezindeki ekonomik hayata da yansıyacaktır.

Hızla gelişen kırsal turizm açısından Lüleburgaz gelecek vadeden bir potansiyele sahiptir. Lüleburgaz kırsalında yaşayanlar, kente gelecek ziyaretçilerin doğayla iç içe olma ve bazı otantik tarım faaliyetlerini deneyimleme isteklerini turistik faaliyetlere çevirebilir. Kırsal turizm bugün arıcılıktan aşçılığa pek çok organize aktivitelerin merkezi haline gelebilir.

Bugün Türkiye’nin pek çok ili yeme içme faaliyetleriyle ön plana çıkıyor. Gaziantep, Afyon ve Hatay ise Türkiye’nin adeta gastronomi şehirleri olarak biliniyor. Lüleburgaz mutfağına yapılacak çalışmalar neticesinde Lüleburgaz neden lezzetleri ile ön plana çıkmasın? Bu alanda yapılacak şenliklerin sadece günübirlik yemek yeme yarışmasından ibaret olmadığını yazmaya gerek yok bile.

Bununla beraber Lüleburgaz’ın spor turizmi için de önemli bir yere gelmesi de mümkündür. Golf, okçuluk, atıcılık, polo, badminton, binicilik gibi doğa ile bütünleşik sporların gelişmemesi için hiçbir engel yoktur. Aksine Lüleburgaz etrafındaki pek çok düzlük arazi, sportif faaliyetlerin hepsine birden hizmet verebilecek kadar uygundur.

Lüleburgaz’da umut verici girişimlerden bir tanesi olan Kent Ormanı ise başlı başına bir çalışma konusudur. İstanbul’daki pek çok koru günümüzde Türk bahçe sanatının örneğini teşkil etmektedir. Bu korular, Lüleburgaz’daki kent ormanının neredeyse yarısı kadar olup çeşitli peyzaj teknikleriyle cazibe merkezi haline gelmiştir. Kent ormanının belirli bir bölümünün açık hava müzesi haline getirilmesi kente bir değer daha kazandıracaktır.

Lüleburgaz kırsalında yürütülen tarımsal faaliyetler, hasat şenliklerinden bağ bozumu festivallerine kadar pek çok tarımsal turizmin kapısını aralayacaktır. Bu süreçte kentteki süregelen alışveriş turizmine olan olumlu etkilerini yadsıyamayız. 

Kentin mevcut ziyaretçi kitlelerinden edinilen bilgilerle başlayan süreç doğrultusunda mevcut imajın değerlendirilmesi, kentin turizm imajı olumlu veya olumsuz ise bunun nedenlerinin ortaya konması gerekir. Bu noktada rakiplerinden farklılaşabilmesi, katma değer üretebilmesi, insanları satın almaya itebilmesi, beklentilerini gerçekleştirmek için turistleri harekete geçirebilmesi, tekrar ziyaret sayısını arttırabilmesi ve turistik önemini koruyabilmesi faktörleri gözetilmelidir.

Lüleburgaz Belediyesi, Lüleburgaz’ın kent ve kırsalında turizm faaliyetlerini canlandırmak adına, elindeki turizm değerini taşıyan alanların yönetimini ve pazarlamasına katkıda bulunabilir. Çünkü bir kentin yerel yöneticileri o kentteki turizm potansiyelini iyi tanıyan, kentin turistik geleceği hakkında hayalleri, beklentileri ve hatta planı olan kişiler olmalıdır. İşte o zaman Lüleburgaz Turizmle kazanır.

                                               Ozan AKARSU