Bu yazı 10 Haziran 2022, Cuma 09:19:03 tarihinde eklendi. 2577 kez okundu.
NAKİTSİZ TOPLUMA DOĞRU… - ÖZGÜR TERZİOĞLU
Ticari geçmişte ödeme alışkanlıklarına yönelik yeterli kanıtlar bulunamadığı sürece insanlık tarihinin kayıt altına alınmamış tarihi her zaman “takas usulü” olarak anlatılacaktır. Bu duruma yönelik perspektif oluşturmaya çalışırsak eğer matematik bilen uygarlıklar genellikle kendi standartlarını yani ağırlık, ölçü birimlerini belirleyebilmişlerdir. Genel olarak bu bilgiyle aslında matematik gibi cebir, geometri bilgisiyle maden çıkartma ve işlemeye yönelik zanaatkârlık gösterebilmiş toplumlarda “para” yerine geçen ekonomik değişim araçları olmuştur. Burada önemli olan tarihe not düşebilecek hamleleri yapabilmekti. M.Ö. 3000’ler de Babil tabletlerinde ticaret kurallarına dair ilk bilgilere rastlanmıştır.
Tarihte ilk bilinen Ticari toplum Doğu Akdeniz bölgesinde M.Ö. 1500-539 yılları arasında yaşamış olan Fenikeliler (Kenaniler) değerli deniz kabuklarını ticari faaliyetlerde kullanmaya başlamışlardı. Bu tarihten sonra özellikle Kenan illeri olarak bilinen sonra da Filistin ve Suriye olarak bildiğimiz topraklar Sami ırkından olduğu anlatılan Kenanilere ilk Fenikeliler diyen ise Yunan Tarihçi Heredot olmuştu. Fenikeliler hem Akdeniz Havzasında ticari faaliyetlerde bulunurken diğer yandan Avrupa milletlerinin yani Latin harflerinin oluşmasına yönelik antik bir dil geliştirmişlerdi. Ticarette etkin olan toplumlar ürün pazarlarken ortakta bir lisan oluşturmaktadır. Para düzeniyle birlikte ürün ile dil de zamanla pazarda değişmeye başlamaktadır. Bu durumun en yakın örneği hiç şüphe yok ki Büyük Britanya ile günümüz ticari dilin İngilizce olduğu için okullarda dahi ikinci dili ticari dil üzerinden öğretmektedirler. Aslında bu konu ilerleyen zamanlar için son derece önemlidir. Ticarette hâkim ülke ürünle birlikte standartlarıyla ortak lisanı belirlerken yeni para düzenini de kurmaya başlamaktadır. Bu sebeple Kenan illerinde yetişmiş Yahudi cemaatinin sermayesini hangi ülke ekonomisine kaydırdığını görebilirsek yeni ticari düzenin nereden kurulacağını da bilebiliriz.
M.Ö. 600’lü yıllarda Lidyalılar ile başlayan altın düzeni Orta Çağ Avrupa’sında 1250 yılında Floransa’da “Florin” adı verilen sikkelerin ticarette kullanımına başlamıştır. Yine 1368 yılında Floransa’da ilk kez bir bankaya çek ile ödeme talimatı verilmişti. 1609 yılında Amsterdam’da ilk modern merkez bankası kuruluyordu. 1661 yılında İsviçre’de kâğıt banknotlar resmen basılmıştı. 1696 İngilteresinde İsaac Newton’un ilk seri sikke basan makineyi geliştirmesiyle Markentelist dönemin ticari anlayışı olgunlaşmaya başlamıştı. Değerli olan her ne varsa dünyanın her yeri karış karış aranıyordu. Yeni keşiflerle birlikte geliştirilen ticari organizasyonla küreselleşme dönemine giren dünyada 1944 yılında Bretton Woods Antlaşmasıyla Altın Standartları belirlenerek IMF ve Dünya Bankası kurulduğunda Amerikan Doları dünya ticaretinde belirleyici bir rol oynamaya başlamıştı, fakat 1971 yılında altın standartlarının yürürlükten kaldırılmıştır. Petro-Dolar düzeniyle Amerikan FED Doların belirleyicisi olurken bu paranın altın karşılığı yoktur. Karşılıksız para basımına devam edilmektedir. Bu sebeple bazı ülkeler doların belirsizlik ve adaletsizlik haline yönelik yeni bir para sistemiyle ticaret düzeni kurmak istemektedirler. Bu düzen Aysa merkezli Eski sosyalist devletler üzerinden sürece başlandığı görülmektedir.
1949 yılı nakit taşıma sıkıntısına yönelik Diners Clup ilk kartlı ödeme sistemini geliştirdikten sonra 70’li yılların ikinci yarında önce Visa, sonra Mastercard ödeme şemalarını oluşturdular. 1995 yılında Debit kartlar ekonomik hayatımıza girdiğinde Bankamatik kartları hayatımızın vazgeçilmezi olurken bankalara borçlanma dönemleri başlamıştır. 2006 yılında temassızla başlayan ve akıllı telefonlarla birlikte mobil bankacılık sayesinde ödemeler dijital ortamda kolay bir şekilde yapılmaya başlanmıştır. Dikkat edilirse eğer her geçen gün değişim aracı taşıma ve güvenliği konusunda önemli teknolojiler üretilmeye devam ederken yakın gelecekte “Para” düzenini kökten değişime götürecek uygulamalar olan blockchain gibi dijital cüzdan, kripto para tarzı kafamızın karıştığı finansal düzenlerin temelleri atılmaya başlanmıştır. Özellikle küreselleşme inancıyla sistem kuran sermayedarlar yeni para sistemini kurmaya çalışmaktadırlar. Ticaretin yeni dili yazılım kodları olurken, parada sistemin içerisinden hafif rakamlar haline gelmeye başlamıştır.
Diğer ÖZGÜR TERZİOĞLU Yazıları |
|