Çiftçi randevu sisteminden şikâyetçi
Lüleburgaz’da suç örgütü operasyonu
Kent Ormanı'nda mangal alanları onarılacak
Büyükkarıştıran’da ölümlü trafik kazası
Bu yazı 25 Haziran 2024, Salı 09:33:01 tarihinde eklendi. 150 kez okundu.
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

AMASYA GENELGESİ - Servet Şenyiğit

AMASYA GENELGESİ

 

          Mustafa Kemal Paşa Bandırma vapuruyla 16 Mayıs 1919’ da İstanbul’dan ayrılmadan 6 ay boyunca Anadolu’ ya resmi bir görevle geçebilmenin yollarını aramıştı. 

Gazi Mustafa Kemal Ordu Müfettişi sıfatı ile daha Havza’da iken Rum Pontus çetelerine karşı yerli halkın mücadelesini açıktan desteklemiş Diyarbekir yöresinden getirilen 40 katır yükü silâh ve benzeri malzemeye el koydurmuş ve kendilerini savunabilmeleri için halka dağıtmıştır.

Mustafa Kemal Paşa’nın bu tür uygulamalarından şüphelenen İstanbul Hükümeti İtilâf Devletleri’nin Karadeniz Ordusu Başkumandanı G. F. Milne’nin de ısrarlı isteği üzerine Mustafa Kemal Paşa’yı 8 Haziran 1919’da İstanbul’a geri çağırmıştır.

Mustafa Kemal Paşa bu emre uymamış 12 Haziran’da Havza’dan Amasya’ya hareket etmiştir.

          Mustafa Kemal Paşa, Anadolu’ya geçtikten sonra yani bir aylık bir süre içinde Anadolu’daki mevcut ordu birlikleriyle temas ve bağlantı sağlamış, milleti mümkün mertebe aydınlatarak daha uyanık ve dikkatli hale getirmiş, Müdafa-i Hukuk Cemiyetleri’nin kurulması Kuva-yı Milliye’nin oluşturulmasına hız vermiştir.

Bu maksatla bir yandan Anadolu’daki ordu ve askerî birlik komutanlarına Amasya Tamimi ile ortaya konulan durum hakkında bilgi verilirken, diğer yandan da yapılması gereken işler yönünde görüşleri alınmıştır.

Özellikle 18 Haziran’da I. Kolordu Komutanı Cafer Tayyar Bey’e (Edirne) durum telgrafla bildirilmiş, 19 Haziran’da da Hüseyin Rauf Bey ile Ali Fuat Paşa Amasya’ya gelmiştir.(H. Rauf Bey, İstanbul’dan Bandırma’ya oradan da Balıkesir, Manisa, Alaşehir ve Afyonkarahisar’dan Ankara’ya Ali Fuat Paşa ile Ankara’dan Amasya’ya gelmişlerdir.)

          20 Haziran 1919 Amasya Müdafa-i Hukuk Cemiyeti’nin yapmış olduğu miting de Mustafa Kemal Paşa “Millî bir silkinme ile felaketlerin son bulacağını” ifade etmiştir. Türkiye Cumhuriyeti’nin temel taşlarından biri olan Amasya Genelgesi imzalayanlar; Mustafa Kemal, Refet Bele, Rauf Orbay, Kazım Karabekir, Ali Fuat Cebesoy ve Mersinli Cemal Paşa’dır.

22 Haziran günü ilan edilen Amasya Genelgesi kararları şu şekilde sıralanabilir:

·        Vatanın bütünlüğü ve milletin bağımsızlığı tehlikededir.

·        İstanbul hükümeti üzerine düşen sorumluluğu yerine getirememektedir.

·        Milletin bağımsızlığını yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.

·        Her türlü baskıdan uzak, milli bir heyetin oluşturulması gerekmektedir.

·        Anadolu’nun güvenli bir bölgesi olan Sivas’ta bir kongre toplanacaktır. Bu kongreye katılacak olan her bir sancaktan üç delege, kongreye yetişmek için en kısa sürede yola çıkmalıdır.                                                                                         *    Askeri kuruluşlar terk edilmeyecek; silah ve cephaneler teslim edilmeyecektir.

·        Doğu vilayetlerinin durumunu konuşmak üzere 10 Temmuz günü Erzurum’da bir kongre toplanacaktı

·        Bu genelge ile ilk kez milli egemenlik, milli devlet gibi kavramlardan bahsedilmesi olacaktır. Bu açıdan Amasya Genelgesi; ulusal egemenliğine dayalı bir Türkiye Cumhuriyeti devletini müjdeler nitelikte bir belge olarak dikkat çekmektedir. Milli irade kavramından ilk kez Amasya Genelgesi’nde bahsedilmiştir.

·        İlk kez ulusal egemenlikten bahsedilmiştir.

·        Türk Kurtuluş Savaşı’nın amaç, gerekçe ve yöntemleri belirlenmiştir.

·        İstanbul hükümetinin görevlerini yerine getiremediği belirtilmiş ve Türk milleri işgallere karşı direnişe davet edilmiştir. Bu çağrı ile İstanbul hükümeti resmen yok sayılmıştır.

servetsenyigit@gmail.com

...

 


Yazdır Paylaş
Diğer Servet Şenyiğit Yazıları
hurfikir.com.tr’da yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Hürfikir Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Tasarım by Webdestek